date

Geçen ay premium iPhone fiyatı neden sert sıçradı

Geçen ay premium iPhone fiyatı neden sert sıçradı
Yurt içindeki büyük perakendecilerden alınan veriler, özellikle yeni nesil iPhone serisi olmak üzere pahalı mobil cihazların fiyatlarının hızla arttığını gösteriyor. kun.uz'un haberine göre, bu eğilim dini veya politik değil, gümrük, tescil ve tedarik zinciri baskılarının boyutuyla ilgili finansal faktörlerin bir birleşimine işaret ediyor.

Son otuz gün içinde, yeni iPhone 16 serisinin tüm konfigürasyonlarında önemli ek maliyetler ortaya çıktı. Satış ekibi, bu artışı yalnızca talebe değil, aynı zamanda mal ithalatına getirilen yeni kısıtlamalara da bağlıyor.

Veriler, ülkedeki popüler Malika alışveriş merkezinde bulunan mağazalardan toplandı. Burada, hem geleneksel SIM hem de e-SIM kullanan modellerin fiyatları karşılaştırıldı.

20 Haziran itibarıyla, 128 GB hafızalı baz iPhone 16 yaklaşık 769 dolara mal oldu. 256 GB hafızalı aynı modelin fiyatı ise 919 dolardı. Bu, başlangıç noktası.

Bu tarihte, iPhone 16 Pro 128 GB modeli 1.009 dolardan listelenmişti. 256 GB 1.139 dolardı. 512 GB 1.399 dolardı. 1 TB ise 1.549 dolardı.

iPhone 16 Pro Max'in o gün 256 GB modeli 1.239 dolardan listelenmişti. 512 GB 1.439 dolardan, 1 TB ise 1.679 dolardan listelenmişti.

20 Temmuz'a gelindiğinde tablo değişmişti. iPhone 16 128 GB 849 dolardan, 256 GB ise 999 dolardan listelenmişti. Keskin bir yükseliş.

Bu sırada iPhone 16 Pro 128 GB 1.139 dolara çıktı. 256 GB 1.279 dolardan listelenmişti. 512 GB 1.499 dolardan, 1 TB ise 1.699 dolardan listelenmişti.

Pro Max 256 GB 1399 dolara, 512 GB 1629 dolara ve 1 TB 1799 dolara satıldı. Bu, bir ayda önemli bir fark.

Tablolardan da görülebileceği gibi, baz iPhone 16 yaklaşık %9,5, yani 80 dolar arttı. Bunu okuduktan sonra "küçük" demek için acele etmeyin. 80 dolar, ana segmentteki ortalama çek için ciddi bir ağırlık.

iPhone 16 Pro genelindeki artış yaklaşık %10. Belleğe bağlı olarak 100 ila 150 dolar arasında bir fark eklendi. Bu, premium segmentin baskısı.

Pro Max'teki artış daha da yüksek. Yaklaşık %10,8. Bellek aralığına bağlı olarak 120 ila 190 dolar arasında ek maliyetler.

"Malika"daki başka bir mağazanın sosyal medyada duyurduğu fiyatlar da incelendi. 22 Haziran - 22 Temmuz arasındaki dinamikler de benzer bir tablo sunuyor.

İkinci kaynağa göre, iPhone 16'nın fiyatı yaklaşık %8, yani 70 dolar arttı. iPhone 16 Pro'nun fiyatı ise yaklaşık %10,8 arttı. Belleğe bağlı olarak 130 ila 150 dolar arasında bir artış söz konusu.

Aynı dönemde Pro Max'in fiyatı yaklaşık %10,7 arttı. Belleğe bağlı olarak 120 ila 190 dolar arasında bir artış söz konusu. İki farklı kaynak da ek destek sağlıyor.

Analistler, Haziran ayının ikinci yarısından itibaren büyüme trendine işaret ediyor. Fiyatlar 20 Haziran'dan önce daha istikrarlıydı. Ardından kademeli bir artış başladı.

Fiyat artışının arkasında birkaç faktör var. İlk önemli faktör, gümrüksüz ithalat limitlerindeki keskin düşüş. Bu uygulama 1 Mayıs'ta uygulanmaya başladı.

Yeni standarda göre, uçakla giriş yapanlar için kişisel eşya limiti 2.000 dolardan 1.000 dolara düşürüldü. Tren veya diğer kara yolu ulaşım araçlarıyla gelenler için bu ücret 1.000 dolardan 500 dolara düştü.

Yani, yurt dışından pahalı bir cihaz ithal etmek artık eskisi kadar kolay değil. Limiti aşan kısım için vergi ödeniyor. Bu, kümülatif bir maliyet.

Örneğin, yurt dışındaki bir mağazadan 1.200 dolara satın alınan bir iPhone 16 Pro Max örneğini ele alalım. Girişte beyan ederseniz, 200 dolar limitini aşan kısım için vergi hesaplanıyor.

Tüccarlar, %10 vergi oranı uygulandığında 20 dolar olmadığını söylüyor, ancak bazı paylaşımlarda malın toplam değeri üzerinden hesaplanıyor. İşlemin açıklamalarında farklılıklar olduğu söyleniyor. Bu nedenle bazıları 60 dolar civarında bir ücret ödediklerini söylüyor. Bu rakamlar farklı kaydediliyor. Resmi açıklamaların kesinleşmesini beklememiz gerekiyor.

Buna paralel olarak, UzIMEI için ayrı bir ücret alınıyor. Şu anda yaklaşık 75 bin som. Bu, zorunlu kayıt sürecinin ayrılmaz bir parçası.

Girişte beyanname doldurulmazsa sorun daha da artacak. Cihaz, sonraki IMEI kaydı sırasında gümrük veri tabanında bulunamazsa, %30 vergi uygulanabilir.

Bu düzenlemede, 1.200 dolar değerindeki bir cihaz için %30'luk ücret 360 dolar olacak. Buna 75.000 som daha UzIMEI ekleniyor. Toplam kontrol ücreti önemli ölçüde artacak.

Girişte beyanname doldurmadan geçen kişi, kendini riske atmış olur. Bir sonraki kayıtta büyük bir masrafla karşı karşıya kalır. Tüccarlar da bundan korkuyor.

Ekim 2024'te uygulamaya konulan prosedürler bu süreci daha da sıkı hale getirdi. IMEI kodu gümrük veri tabanına bağlanacak. Bireysel ithalat rotaları azaltılacak.

Kun.uz, bu yeni prosedürün iki yönlü bir etkiye sahip olabileceğini yazdı. Şu anda çorba içtiğimizi söyleyebiliriz.

İlk senaryo: Birisi kişisel verilerin yasadışı kullanımına izin vermezse, girişimci cihazı resmi olarak getirir. Yani tam gümrük vergisi, tam vergi, tam UzIMEI. Bu, her cihazın marjinal maliyetini artırır.

Yukarıdaki 1.200 dolarlık örneği tekrar ele alalım. %10 gümrük vergisi dersek 120 dolar. %12 KDV dersek 144 dolar daha. Son rakam yaklaşık 1.464 dolar. Bunun üzerine 75 bin som UzIMEI. Bu dolar olarak küçük bir miktar, ancak topladığınızda bir yük.

Girişimci kâr ekler. Lojistik maliyetleri vardır. Kur farkı vardır. Perakende alanı kirası vardır. Dolayısıyla vitrindeki kişi sayısı yüksektir.

İkinci senaryo: Satıcı zamanında resmi olarak kayıt yaptırmaz. Alıcı bir hafta veya bir ay bekler. Kayıt gecikirse, müşteri %30 gümrük vergisini kendisi öder.

Bu durumda, alıcı 1.200 dolar üzerinden 360 dolarlık beklenmedik bir masrafla karşı karşıya kalacaktır. Uzak para birimlerinde bu çok büyük bir meblağ. Ek 75.000 somu unutmayın.

Bu riski göz önünde bulunduran müşteriler, fiyata ek olarak bir "garanti primi" ödemeye hazır veya alternatif arıyor. Bu da piyasadaki psikolojik baskıyı artırıyor.

Perakende zincirinde başka faktörler de var. Tedarik sıkıntısı söylentileri var. Bazı satıcılar yeni partiyi sınırladıklarını söylüyor. Bu bilgi henüz resmi olarak doğrulanmadı.

Döviz kuru dalgalanmaları da etkiliyor. Dolar değerindeki küçük hareketler bile büyük bir çeke yansıyor. Özellikle ithal ürünlerde.

Son aylardaki sıcak havaya rağmen, tüccarlar talebin azalmadığını söylüyor. İnsanlar güncellenmiş kameralara, pillere ve yapay zeka özelliklerine ilgi duyuyor. Talep istikrarlı kalırsa, düşük arz fiyatları artırmak için bir teşvik unsuru oluyor.

Elektronik satış kanalları ile depo bakiyeleri arasındaki tutarsızlık da yanlış anlamalara neden oluyor. Web sitesinde bir şey var ama depoda yok. Ya da tam tersi. Bu da fiyatlandırmaya bir risk faktörü ekliyor.

Kayıtlı ve kayıtsız cihazlar arasında garanti farkı var. Resmi garantili bir cihaz daha pahalı. Satıcı, riskini marj üzerinden hesaplıyor.

Geleneksel SIM ve e-SIM kombinasyonuna sahip versiyonlar özellikle talep görüyor. Bazı ithal kanallarda belirli seçenekler kısıtlı. Kıtlık primi ekleniyor.

Renk de önemli. "Doğal titanyum" serisine daha fazla talep olduğu söyleniyor. Talebin yüksek olduğu bir renkte satış fiyatı daha hızlı artıyor.

Bellek kapasitesi durumu daha da karmaşık hale getiriyor. 1 TB versiyonlar nadir. Kıtlık oranı yüksek.

Kredili satış programlarına olan ilgi, fiyat algısını değiştirir. Bazı müşteriler taksitle ödeme yapar. Mağaza, genel riski ilk bilet fiyatına veya genel pakete yükler.

Satıcı, döviz risklerinden korunmak için değiştirilmiş bir döviz kuru kullanabilir. Bu "dahili kur" genellikle resmi döviz kurundan daha yüksektir. Müşteri bunu çekte fark eder.

Her ay kira, maaş ve fatura giderleri artarak fiyatlar üzerinde baskı oluşturur. Bu giderler, likiditesi yüksek ürünlerde bir kâr marjıyla karşılanır. Premium akıllı telefonlar bu tür ürünlerdir.

Bu nedenle, kısa sürede birkaç yüz dolarlık değişiklikler meydana gelebilir. Satıcı tasarruf eder. Müşteri ekstra ödeme yapar.

Kişisel ithalat rotası kısaldıkça, "elden satış" kanalları azaldı. Karaborsadaki rekabet azaldı. Resmi kanallar fiyat belirlemede daha fazla özgürlüğe kavuştu.

Sınır kontrollerinin sıkılaştırıldığı söyleniyor. Telefonlar çantalara kolayca sığmıyor. Daha fazla beyanname gerekiyor.

Beyanname gerektiğinde, numaralar ortaya çıkıyor. Açık numara, gümrük hesaplamasını otomatikleştiriyor. Otomatik hesaplama, fiyatlarda açıkça görülüyor.

Bazı vatandaşlar, cihazları tanıdıkları aracılığıyla tanıtma uygulamasından vazgeçiyor. Riski görüyorlar. Bu da bir deşarj.

Bu kadar çok faktör aynı vektörde bir araya geldiğinde sonuç bir oluyor: penceredeki sayı daha yüksek oluyor. Şu anda gördüğümüz gerçeklik tam olarak bu.

Satış personeli müşteriye "IMEI'yi kendimiz transfer edeceğiz" diye söz veriyor. Peki bu söz ne kadar pratik? Teslimattan sonra gecikme olursa kim ödeyecek?

Müşteriler belge talep etmeye başlıyor. Fiş, çek, ruhsat numarası. Bu iyi bir eğilim. Şeffaflık için artan baskı, fiyatlandırma politikasını da düzeltiyor.

Maliyetler doğruysa müşteri anlıyor. Ancak net değilse güven kayboluyor. Güvenilir olmayan bir pazarda satışlar düşüyor.

Bu nedenle bazı mağazalar çekte tüm vergi ve harçları açıkça belirtmeye başladı. Bu kullanışlı. Müşteri görüyor. Bir soru sorarsa cevap alıyor.

Hesaplayalım. 1.200 dolarlık bir cihaz resmi olarak ithal edilirse: 120 gümrük vergisi, 144 katma değer vergisi (toplam 1.464) ve UzIMEI için 75.000 sum. Mağaza 100 dolarlık bir marj eklerse, ceza yaklaşık 1.564 dolar olacaktır. Bu sadece örnek bir hesaplamadır. Kesin rakamlar gerçek işlemlere bağlıdır.

Böyle bir durumda, müşteriler bunu önlemek için daha fazla rekabet arar. Farklı mağazalara sorarlar. Grup sohbetlerinde karşılaştırma yaparlar.

Karşılaştırma onları uyum sağlamaya zorlar. Bir mağaza daha düşük bir marjla bile cirosunu koruyabilirken, bir başkası tam tersini yapar. Piyasa bir çözüm bulacaktır.

Son günlerde, çevrimiçi reklamlarda "IMEI tamamen resmi", "gümrük vergisi ödendi", "12 ay garanti" gibi işaretler giderek daha fazla görülüyor. Bu, müşteri güvenini yeniden sağlama girişimidir.

Fiyatlar yüksek olsa bile, yine de kesinlik vardır. Bazı müşteriler belirsiz, düşük bir fiyata kıyasla net ve pahalı bir fiyatı tercih eder.

Premium segmentte bir prestij unsuru var. Birisi düğün hediyesi olarak veriyor. Birisi iş için gerekli olduğunu düşünüyor. Cihazın kaynağı önemli.

Geçen ayki büyüme gelecek ay da devam edecek mi? Soru açık. Gümrük politikaları değişmezse ve arz sınırlıysa, düşüş olasılığı düşük.

Döviz kurları düşerse veya bir promosyon gelirse, fiyatlar biraz düşebilir. Ancak resmi indirmeler korunursa, taban düşük çıta eski seviyesine dönmeyecektir.

Müşteriler ne yapmalı? İlk olarak, resmi bir belge isteyin. İkinci olarak, IMEI listesini kontrol edin. Üçüncü olarak, gümrük vergilerinin ve vergilerin marja dahil olup olmadığını önceden öğrenin.

Yurt dışından kendiniz ithal edecekseniz, limiti hesaplayın. Limit 1.000 doları aşarsa beyanname doldurun. Gecikmeler pahalıdır.

Mağaza seçerken servis ve desteği de göz önünde bulundurun. Fiyat ucuz, ancak listelenmemiş bir telefon gelecek ay büyük bir sorun.

Tüccarlar da yeni kurallara uyum sağlamayı öğreniyor. Onların da bir yapısı var. Dürüst davrananlar zamanla müşteriyi geri kazanacaktır.

Önümüzdeki haftalarda daha fazla bilgi toplayacağız. Fiyatların nasıl hareket ettiğini takip edeceğiz. Yeni kurallar olursa sizi bilgilendireceğiz.

Not: Bazı kaynaklardan alınan rakamlar henüz resmi kurumlarca tam olarak doğrulanmamıştır. Satış ekibinin belirttiği bazı değerler farklı noktalarda farklılık gösterebilir. Yeni bilgiler geldikçe güncelleme yapacağız.
Ctrl
Enter
Bir Hata mı buldunuz?
İfadeyi seçin ve Ctrl+Enter tuşuna basın
Haberler » Teknoloji » Geçen ay premium iPhone fiyatı neden sert sıçradı