İsrail Suriye'nin başkentine saldırı başlattı

^{Fotoğraf: Reuters}
İsrail savaş uçakları Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresini vurdu. Başbakan Binyamin Netanyahu, bunun son günlerde Suriye'de dinler arası vahşi şiddetin kurbanı olan Dürzi dini azınlığı korumak için yapıldığını söyledi.

Suriye'nin başkenti Şam'a düzenlenen saldırılarda can kaybı yaşanmazken, Netanyahu saldırının "Suriye rejimine, İsrail'in Şam'ın güneyine herhangi bir güç konuşlanmasına veya Dürzi toplumuna yönelik herhangi bir tehdide izin vermeyeceği yönünde açık bir mesaj" olduğunu söyledi.

Suriye hükümeti saldırıya ilişkin henüz bir açıklama yapmadı.

Ancak Çarşamba günü Şam, silahlı Dürzilerle ülkenin güvenlik güçleri ve onlara bağlı milisler arasında çıkan çatışmalar sırasında İsrail'in Suriye başkentinin güneyine gönderdiği hava saldırılarına tepki gösterdi. Suriyeli yetkililer, bu saldırıları ülkenin içişlerine yabancı müdahalesi olarak niteledi ve buna müsamaha göstermeyecekleri uyarısında bulundu.

Şam, Suriye hükümetinin 1 Mayıs akşamı Dürzi liderlerle bir anlaşmaya vardığını bildiriyor. Ancak İsrail, sadece bir hafta içinde 100'den fazla Dürzi etnik azınlığa karşı artan şiddetten endişe duyuyor.

Suriye Dürzilerinin dini lideri Şeyh Hikmet el-Hicri, şiddeti toplumuna karşı "haksız bir soykırım kampanyası" olarak kınadı ve "barışı korumak için uluslararası müdahale" çağrısında bulundu.

Suriye hükümeti, "çatışmaları kışkırtmakla suçlanan" "suç örgütleriyle" mücadele etmek üzere Dürzi bölgelerine güvenlik güçleri gönderildiğini duyurdu.

Ülkenin Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeyba, "Herhangi bir bahane veya slogan altında dış müdahale çağrısı yapılması, gelecekte durumun daha da kötüleşmesine ve parçalanmaya yol açacaktır" uyarısında bulundu.

Ancak İsrail Başbakanı Şubat ayında ülkenin yeni hükümetinin "Güney Suriye'deki Dürzi toplumuna yönelik herhangi bir tehdide göz yummayacağı" uyarısında bulunmuştu.

Ne oldu?

^{İsrailli Dürziler, Suriyeli aşiretlerine destek olmak için işgal altındaki Golan Tepeleri'ndeki İsrail-Suriye sınırına geldiler.}
İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne (SOHR) göre, bu hafta Şam'ın güney banliyölerinde, çoğunluğu Dürzilerin çoğunlukta olduğu Ceraman banliyösünde ve güneydeki Dürzilerin çoğunlukta olduğu Süveyda ilinde en az 102 kişi öldürüldü.

Bunlardan 70'e yakını Dürzi, geri kalanı ise Dürzilerin silahlı direnişinde şehit düşen güvenlik görevlileridir.

Pazartesi akşamı, bir adamın peygambere hakaret ettiği ses kaydının sosyal medyada viral olmasının ardından Jaramanda'da şiddet olayları patlak verdi. Dürzi rahibi olduğu sanılıyor ancak kendisi ses kaydıyla herhangi bir ilgisi olduğunu reddediyor.

Suriye İçişleri Bakanlığı da yapılan ön incelemede kliple ilgili bir bağlantıya rastlanmadığını duyurdu.

Suriye'deki geçiş hükümetinin başındaki isim olan Geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şera, ülkedeki çok sayıdaki dini ve etnik azınlığı koruma sözü verdi.

Ancak Dürziler baskıya maruz kalan ilk grup değil.

El Şer'a daha önce yaptığı açıklamada, amaçlarının ülke genelinde dağınık halde faaliyet gösteren cihatçı grupları Suriye Ulusal Güvenlik Güçleri'ne entegre etmek olduğunu belirterek, Şam'ın mevcut şiddet odaklarını kontrol altına almasına yardımcı olacağını belirtmişti.

Yeni Suriye'de etnik temizlik ve İsrail'in konumu

Kuzey İsrail'de nispeten kalabalık bir Dürzi topluluğu yaşamaktadır. Bunlar, İsmaililerin Şii mezhebinin bir kolu olan Dürzi dinine inanan Araplardır.

İsrailli Dürziler her zaman İsrail devletine karşı dostça davrandılar, hatta birçoğu İsrail ordusunda gönüllü olarak görev aldı.

Dünya genelinde toplam bir milyona yakın Dürzi bulunuyor, bunların yaklaşık yarısı Suriye'de yaşıyor ve nüfusun yaklaşık yüzde 3'ünü oluşturuyorlar. Lübnan'da ayrıca bir Dürzi topluluğu da bulunmaktadır.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, bu hafta Suriye'deki Dürzilere yönelik zulüm haberlerinin ortaya çıkmasının ardından koruma sözü verdi.

Yeni Suriye'de etnik ve dinlerarası düşmanlığın ilk alevlenmesi değil bu. Bu yılın mart ayında Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın mensup olduğu Aleviler de katledilmiş ve yağmalanmıştı.

O dönemde katliam birkaç hafta sürdü. Binlerce Alevi, kimisi tüm aileleriyle birlikte öldürüldü, binlercesi ise komşu Lübnan'a kaçtı.

İsrail, El Kaide'nin eski bir kolu olan Hayat Tahrir el-Şam örgütünün kurduğu yeni Suriye hükümetinin kendi güvenliğine yönelik tehdit oluşturduğunu öne sürerek, Süveyda ve güneydeki iki ilin tamamen silahsızlandırılmasını talep ediyor.

Esad rejiminin devrilmesinden bu yana İsrail uçakları Suriye'ye yüzlerce saldırı düzenleyerek askeri tesisleri ve silah depolarını imha etti. Telegram’da «Zamin»i takip edin!