
Son günlerde Azerbaycan ve Rusya arasındaki ilişkilerde yeni sorunlu durumlar gözlenmekte. Yıllarca karşılıklı iş birliği ve ticari ilişkilerle tanınan Moskova ve Bakü, son olayların ardından birbirlerini açıkça suçlamaya ve eleştirmeye başladı.
Uzun yıllar boyunca Rusya sadece ekonomik değil, siyasi açıdan da Azerbaycan üzerinde etkisini korumaya çalıştı. Ancak son olaylar bu dengenin değiştiğini gösteriyor. 27 Haziran günü Yekaterinburg’da Azerbaycanlı vatandaşlara yönelik düzenlenen geniş çaplı bir baskında, Rusya polisi tarafından 50’den fazla kişi gözaltına alındı. Göçmen operasyonu sırasında iki kişi hayatını kaybetti, birkaç vatandaş ise ağır yaralanmalarla hastaneye kaldırıldı.
Azerbaycan’ın resmi kurumları bu durumu derinlemesine araştırılmasını talep etti ve Rusya hükümetinden suçluların cezalandırılmasını ve mağdurların yakınlarına tazminat ödenmesini kesin olarak istedi. Bununla birlikte, Azerbaycan’ın “Sputnik Azerbaycan” ofisinde de özel bir baskın gerçekleştirildi ve iki kişi tutuklandı, bu da Bakü ve Moskova arasındaki ilişkileri daha da gerdi.
Rusya’nın propaganda ajansı olarak bilinen bu ofisteki tutuklama operasyonunun ardından Azerbaycan yetkilileri, tutuklananları FSB ajanları olarak göstermeye çalıştı. Bu hareketlere karşılık olarak Rusya’da da birkaç Azerbaycan diasporasına mensup kişi gözaltına alındı.
Müzakereler ve diplomatik tartışmalar arka arkaya sürmekte. Rusya yetkilileri Bakü’nün sert itirazını “demarş” olarak değerlendirdi. Analistler, Azerbaycan’ın bu sefer ciddi bir çatışmaya girdiğini, Moskova’nın etkisinde kalmak istemediğini ve uluslararası arenada gerçek bir sese sahip ülkeye dönüştüğünü vurguluyor.
Gerginliğin artmasına bir sebep olarak, 25 Aralık 2024’te Kazakistan’ın Aktau kenti yakınlarında meydana gelen uçak kazası da gösteriliyor. Azerbaijan Airlines’a ait Embraer 190 uçağı düştü ve birçok yolcu ile mürettebat hayatını kaybetti. Kazadan sonra uçağın Rusya hava savunma sistemi tarafından düşürüldüğü yönünde haberler çıktı. Bu durum Moskova ile Bakü ilişkilerine daha da ciddi bir gölge düşürdü — hatta Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev planlanan Rusya ziyaretini iptal etti.
Azerbaycan yetkilileri bu trajedi için Rusya’dan özür dilemesini, suçluların cezalandırılmasını ve mağdur yakınlarına tazminat ödenmesini talep etmeye devam ediyor. Bir zamanlar uluslararası arenada birlikte hareket etmeye çalışan ve 22 Şubat 2022’de ittifak anlaşması imzalayan iki ülke, bugün birbirlerine karşı farklı platformlarda iddialar dile getiriyor.
Ekonomik açıdan Rusya, Azerbaycan’ın en büyük ticaret ortaklarından biri. 2024 yılında karşılıklı ticaret hacmi 4,8 milyar dolar olarak gerçekleşti. Rusya, Azerbaycan’a 3,6 milyar dolarlık ürün ihraç ederken, Azerbaycan’dan 1,2 milyar dolarlık ürün ithal etti. Rusya, Azerbaycan için İtalya ve Türkiye’den sonra en önemli üçüncü ortak. Ancak Azerbaycan’ın Rusya ekonomisindeki payı sadece yüzde 0,6.
Uzmanlara göre, Rusya pazarlarını kapatırsa Azerbaycan yeni ihracat yolları aramak zorunda kalacak, bu da iç ekonomide sorunlara ve işsizliğin artmasına neden olabilir. Öte yandan, yaptırımlarla karşı karşıya olan Rusya, petrol ve gazını Avrupa’ya ulaştırmak, teknik ürünler ve sanayi ekipmanları tedarik etmek için Azerbaycan topraklarından geniş çapta yararlanıyor. “Kuzey-Güney” uluslararası taşımacılık koridoru üzerinden demiryolu ve transit imkanları da bu iki ülkenin çıkarlarını birbirine bağlıyor.
Jeopolitik açıdan bakıldığında, Azerbaycan son yıllarda bağımsızlığını ve dış politikada özgürlüğünü daha da belirgin şekilde ortaya koymaya başladı. Washington’daki Kennan Enstitüsü ve diğer uluslararası analiz merkezlerinin uzmanı Maksim Trudolyubov’un belirttiği gibi, Bakü artık “iç pazara bağımlı ve her şeye razı olan” küçük bir devlet rolünü oynamaktan vazgeçti. Azerbaycan şimdi Moskova’ya açıkça itiraz etmekten çekinmiyor, hatta onların etkisine karşı durmak için gerekli önlemleri alıyor.
Analistlere göre, Rusya için Azerbaycan ile ilişkiler sadece ticari değil, siyasi, askeri ve transit açıdan da son derece önemli. Azerbaycan ise yeni pazarlar, yeni ortaklıklar ve jeopolitik özgürlük yolunda kararlı adımlar atıyor. Bu süreçte, Moskova da kendi etki alanındaki rakiplerine güçlü bir “cevap” vermeye çalışıyor, ancak post-Sovyet devletlerinin yeni bağımsız bir politika izleme isteği her yıl artıyor.
Uluslararası analistler, örneğin Joshua Kucera gibi isimler, Bakü ve Moskova’nın ideolojik olarak Batı etkisine karşı ortak bir pozisyonda dursa da, pratikte birbirlerinden giderek uzaklaştığını vurguluyor. Rusya için Azerbaycan, teknik ve ekonomik bağımlılık açısından çok önemli olmaya devam ediyor. Aynı zamanda Azerbaycan da yeni imkanlarını genişletmeye devam ediyor.
Tarihi açıdan bakıldığında, iki ülke arasında imzalanan ittifak anlaşmaları her zaman uygulamada gerçekleşmedi. Ticaret ve ekonomideki yakınlığın yanında, siyasi ve diplomatik karşıtlıklar da giderek sertleşiyor.
Öyleyse, Moskova ile Bakü ilişkileri yeni bir aşamaya yükseldi. Azerbaycan bugün sadece bölgede değil, uluslararası ölçekte de söz sahibi olma çabasında. Rusya ise bu durumda etkisini korumak için çeşitli önlemler almak zorunda kalıyor.
Bu anlaşmazlığın gelecekte nasıl bir çözüm bulacağı ve bu diplomatik “oturum”un nasıl sonuçlanacağı tüm bölge ve dünya kamuoyu için ilgi uyandırıyor. Zamin.uz ise bu süreçte tüm önemli olaylar ve analizlerle okurlarını hızla bilgilendirmeye devam edecek. Telegram’da «Zamin»i takip edin!
Ctrl
Enter
Bir Hata mı buldunuz?
İfadeyi seçin ve Ctrl+Enter tuşuna basın İlgili haberler