Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) tarafından yürütülen kapsamlı uluslararası araştırma, demografik krizin gerçek nedenlerine dair yeni bir bakış sundu, diye Zamin.uz haber verdi. Araştırmaya göre, nüfusun artışı veya azalması insanların kişisel tercihinden çok, ülkelerdeki ekonomik güvenlik, refah ve yeterli siyasi kararların varlığıyla ilgilidir.
UNFPA uzmanları, dünya nüfusunun üçte birinin yaşadığı 5 kıtadaki 14 ülkede anket yaptı. Sonuçlara göre, demografik sorunlar çoğunlukla yasalardan veya yapay kısıtlamalardan değil, modern yaşamda karşılaşılan gerçek ekonomik engellerden kaynaklanıyor. Örneğin, Nijerya, Fas, Güney Afrika ve Endonezya’da kadın başına ortalama doğum oranı nüfusun kendini yenileme seviyesini aşıyor. Ancak çoğu insan iki veya daha fazla çocuk sahibi olmak istediğini belirtti.
Araştırmaya katılanların %54’ü uygun fiyatlı konut eksikliği, işsizlik, çocuk bakımı tesislerinin yetersizliği ve maddi sıkıntıları temel engeller olarak gösterdi. Anket sonuçlarına göre, %24’ü ise sağlık sorunları ve bunların çözümsüzlüğünden şikayet etti. Ayrıca, %19’u ise savaşlar, iklim değişikliği, pandemi ve gelecekteki belirsizlikler nedeniyle çocuk sahibi olmak istemediğini ifade etti.
Raporun yazarları, demografik krize karşı alınacak önlemlerde insanların ne istediğinin ve hangi zorluklarla karşılaştığının derinlemesine incelenmesi gerektiğini vurguluyor. Araştırmada şu sonuca varıldı: “Siyasi önlemler, insanları doğum kontrol yöntemlerinden vazgeçirmeye ya da daha fazla çocuk sahibi olmaya zorlamaya değil, gerçek sorunları çözmeye yönelik olmalı.” Telegram’da «Zamin»i takip edin!
Ctrl
Enter
Bir Hata mı buldunuz?
İfadeyi seçin ve Ctrl+Enter tuşuna basın 
