
Son yıllarda Özbekistan’ın ihracat politikası genişlemekte ve yeni pazarlara yönelmekte olup, bu durum uzmanlar tarafından yüksek takdir görmektedir. Özellikle tarım ürünleri — özellikle meyve ve sebze ihracatındaki olumlu gelişmeler, ülke ekonomisinde yeni bir dönemin başladığını göstermektedir.
Ekonomik Araştırmalar ve Reformlar Merkezi’nin (CERR) verilerine göre, 2019–2024 yılları arasında Özbekistan, meyve-sebze ürünlerini dünyanın 73 ülkesine ihraç etti. Bu, 2019 yılındaki göstergeye kıyasla 5 ülke fazladır.
Bu büyüme, her şeyden önce, kalite standartlarına getirilen taleplerin arttığını, ürünlerin uluslararası gerekliliklere uyarlandığını ve lojistik sisteminin geliştirildiğini göstermektedir. Ekonomistler, bu durumu Özbekistan’ın kademeli olarak uluslararası rekabetçi pazarlara girmesiyle açıklamaktadır.
Bununla birlikte, ihracat coğrafyası genişlemiş olmasına rağmen, neredeyse tüm hacim hâlâ beş ana alıcıya aittir. Yani ihracatın mutlak çoğunluğu bu öncü ülkelere yönelmektedir.
2024 yılı sonunda bu beş ülkenin toplam payı %71,7 olmuştur. Karşılaştırmak gerekirse, 2022 yılında bu oran %83,8 ile zirve yapmıştır.
Uzmanların analizine göre, Rusya hâlâ en büyük alıcı olarak kalmaktadır. 2024 yılında ülkemizden gönderilen sebze ve meyvelerin %38,7’si bu ülkeye gitmiştir. Sonraki sıralarda Pakistan — %13,5, Kazakistan — %12,6 yer almaktadır. Çin %8,9, Afganistan ise %8 ile ilk beşi tamamlamaktadır.
İlginç olan, BDT ülkelerine ihracat payının %69,4’ten %57,7’ye düşmesidir. Bu da, Özbekistan’ın diğer bölgesel pazarlara da ciddi şekilde odaklandığını göstermektedir.
Özellikle Avrupa Birliği ülkelerine ihracat oranının 2019’daki %2,1’den 2024’te %2,4’e yükselmesi dikkat çekicidir. Bu oran gözle görülür bir artış olmasa da kaliteye verilen önemi ve ihracat yönlerinde sürekli çeşitlendirme sürecini yansıtmaktadır.
CERR tarafından hesaplanan coğrafi çeşitlilik endeksi, ülkede ihracatın istikrarlı ve genişlemeye yönelik bir yönde geliştiğini göstermektedir. Bu endeks, ürünlerin kaç farklı yöne gönderildiğini değerlendirmektedir.
Her yeni ülke — yeni bir pazar, yeni bir standart, yeni bir talep demektir. Özbekistan böyle talepkâr pazarlara adım attığına göre, ürün kalitesindeki artış, ambalaj standartlarının iyileştirilmesi, lojistik ve depolama altyapısının gelişimi gibi faktörler de birbirine bağlı olarak hızla gelişmektedir.
Avrupa pazarları uluslararası ticarette en karmaşık ve seçici olanlar arasında sayılmaktadır. Buradaki hijyen, bitki sağlığı ve çevresel standartlar oldukça yüksektir. Özbekistan’ın bu zorlu taleplere yanıt veriyor olması elbette olumlu bir göstergedir.
Uzmanlara göre, meyve-sebze sektöründeki tanıtım faaliyetlerinin genişletilmesi, yeni iş birliklerinin kurulması, sertifikasyon süreçlerinin kolaylaştırılması yoluyla ihracat hacmi daha da artırılabilir. Özellikle organik ürün ihracatına odaklanan yeni stratejiler geliştirilirse, Avrupa pazarındaki pay daha da artabilir.
Ayrıca, lojistikte modern yaklaşımlar, agroteknik gelişmeler ve uluslararası fuarlara aktif katılım da Özbekistan’ın “ihracat haritasını” daha da genişletmede önemli bir rol oynayacaktır.
Sonuç olarak, şu anda ana alıcılar arasında Rusya, Pakistan ve Kazakistan gibi ülkeler lider olmaya devam etmektedir. Ancak ihracatın coğrafyası yavaş yavaş yenilenmektedir ve bu süreç kalite, rekabet gücü ve uluslararası standartlara uygunluk gibi göstergelerle ilerlemektedir. Avrupa pazarına atılan adımlar sadece istatistik değil — stratejik bir hamledir. Telegram’da «Zamin»i takip edin!
Ctrl
Enter
Bir Hata mı buldunuz?
İfadeyi seçin ve Ctrl+Enter tuşuna basın İlgili haberler