Fotoğraf: “Noviy ochag”
Yaşlı insanlar kışın ciltte kızarıklık ve kemik kırılmasına kadar birçok riskle karşılaşır, kronik hastalıklar da kendini gösterir. Peki, onların sağlığını nasıl korumalıyız? “Noviy ochag” yayını aşağıda bu soruya cevap verdi.
Kronik hastalıkların şiddetlenmesi
Mevsim değişiminde yaşlılar kronik hastalıkların şiddetlenmesinin tüm belirtilerinden şikayet etmeye başlar: baş ağrısı, nefes darlığı, kalp ağrısı ve diğer hastalıklar. Bu tür mevsimsel şiddetlenmenin temel nedeni bağışıklık sisteminin zayıflamasıdır. Sıcak mevsimden soğuğa geçerken yaşlı kişinin bağışıklık sistemi gerçek bir stres yaşar. Bu duruma birçok risk faktörü de neden olur: hareketsiz yaşam tarzı, yanlış beslenme, uykusuzluk, psikolojik-duygusal sorunlar.
Soğuk mevsimde sıklıkla üriner sistem hastalıkları şiddetlenir, örneğin sistit veya mesane iltihabı. Bunun önlenmesi için ilk kural — mevsime uygun sıcak giysiler giymek ve aşırı soğukta kalmamak. Koruyucu önlem olarak bol su içmek gerekir, bu idrarın yoğunluğunu azaltır ve mesaneyi korur. Ayrıca, kızılcık suyu (antibakteriyel özelliklere sahip), seyreltilmiş meyve suları veya bitkisel preparatlar kullanılabilir.
Soğuk algınlığı ve hipotermi
Termoregülasyon, çevre koşullarına bakılmaksızın sabit iç vücut sıcaklığını korumak için önemli bir süreçtir. Yaşlılarda termoregülasyon bozukluğu riski yüksektir. Bu, kardiyovasküler patolojiler, kas dokusu hacminin azalması ve fonksiyon bozuklukları ile metabolizmanın yavaşlaması nedeniyle olabilir. Fiziksel aktivitenin yetersizliği de etkiler. Bu yüzden kışın uzun süre dışarıda kalmak hipotermiye ve hatta donmaya yol açabilir. Hava koşullarına göre giyinmek çok önemlidir, doğal kumaşlardan yapılmış giysiler tercih edilse de, sentetik kumaşlar ısıyı daha iyi tutar. Vücudu ısıtmak enerji gerektirir, bu yüzden düzenli ve yeterli miktarda protein açısından zengin ürünler tüketilmelidir. Dışarısı soğuksa daha az dışarı çıkmak gerekir, ancak temiz havaya çıkmaktan tamamen vazgeçmek önerilmez.
Susuz kalma
Beklenmedik bir gerçek, ancak susuz kalma riski sadece yazın değil, kışın da görülür. Soğuk havada susuzluk o kadar hissedilmez, ancak vücudun sıvı ihtiyacı azalmaz. Durum, ısıtıcılar veya odadaki kuru hava ile kötüleşebilir. Bu yüzden kışın yeterli miktarda sıvı tüketmek de çok önemlidir. Ortalama olarak günde kilo başına 1500-2000 ml veya 30 ml içmek tavsiye edilir.
Soğuk algınlığı
Kış, soğuk algınlığı ve grip mevsimidir. 65 yaşından sonra insan bağışıklık sisteminde değişiklikler başlar ve zayıflar. Birlikte görülen kronik hastalıklar nedeniyle vücut enfeksiyonu yenemez, komplikasyonlar ortaya çıkar. Sonuç olarak grip salgını döneminde kronik akciğer hastalıkları ve kardiyovasküler patolojileri olan yaşlı hastalarda ölüm riski on kat artar. Bu yüzden soğuk mevsimde sağlığa özel dikkat göstermek, fiziksel aktiviteyi sürdürmek ve doğru beslenmek gerekir. Aşılama grip ve pnömoniden korunmaya yardımcı olur.
Cilt kuruluğu ve kızarıklığı
Kış soğukları ciltte kaşıntı ve kızarıklığa neden olabilir. Cilt uzun süre rüzgar, soğuk ve nemin olumsuz etkilerine maruz kalır. İnce ve kuru cilde daha dikkatli bakım yapmak, nemlendirmek, temizlemek ve yumuşatmak için özel ürünler kullanmak gerekir. Böyle durumlarda besleyici ve yumuşatıcı kremler yardımcı olur.
Nadiren cilt kaşıntısı kırmızı döküntü ile birlikte görülebilir. Bu soğuğa alerjinin tipik belirtileridir. Kendi kendine tedavi veya halk yöntemleri etkisizdir. Koruyucu önlemlere uymak önerilir: dışarı çıkmadan önce cilde koruyucu krem sürmek, dudaklara balsam uygulamak, soğukta mümkün olduğunca yüz ve elleri kapatmak, beslenmede A, E, B grubu vitaminleri, demir, kalsiyum, çinko, potasyum, selenyum açısından zengin ürünlerin bulunması.
Düşme sonucu oluşan yaralanmalar
Sonbahar-kış döneminde yaşlılarda düşme ve yaralanma riski önemli ölçüde artar. 65 yaş üstü insanların neredeyse üçte biri ve 80 yaş üstü insanların yarısı yılda en az bir kez bu olayı yaşar. 85 yaş üstü her ikinci kişi düşme sonrası bağımsız hareket etme yeteneğini kaybeder. Osteoporozlu kişiler için düşme çok tehlikelidir. Kemik yoğunluğunun azalması nedeniyle ciddi yaralanmalar olabilir. Bu yüzden kışın kaymaz tabanlı rahat ayakkabılar giymek önerilir. Kasları güçlendirmek ve dengeyi iyileştirmek için egzersiz yapmak faydalıdır. Beslenmeye kalsiyum ve D vitamini açısından zengin ürünler eklemek tavsiye edilir.
Telegram’da «Zamin»i takip edin!