Yaşlanmanın hızlanması, meme kanseri ve kırmızı et tüketiminin azaltılması için diğer nedenler

^{Fotoğraf: «Domashniy ochag»}
Çoğu insan için proteinin ana kaynağı ettir. Güçlü olmak için et tüketilmesi gerektiği vurgulanır. Ancak et tüketmek gerçekten faydalı mı? Doktor Chris Verburg bu soruya kendi «Uzun Ömür Kodu» kitabında cevap veriyor.

Bilim insanlarının görüşü
Genel olarak, çok fazla et tüketmek faydalı değildir. Et, yaşa bağlı çeşitli hastalık riskini artırır. 2006 yılında yapılan bir araştırma, çok et tüketen kişilerde kolon kanserine yakalanma olasılığının iki kat daha fazla olduğunu göstermiştir. Her gün et tüketen kadınlarda, haftada üç kereden az et tüketenlere göre meme kanseri riski iki kat daha yüksektir. Aşırı et tüketimi ayrıca kalın bağırsak kanseri riskini artırır.

Bir başka büyük araştırma ise on sekiz yıl boyunca takip edilen 6000’den fazla kişiyi kapsamıştır. Sonuçlar, hayvansal protein tüketen kişilerin kanser hastalığına yakalanma riskinin dört kat, diyabete yakalanma riskinin ise beş kat daha fazla olduğunu göstermiştir. Bu nedenle birçok bilim insanının yüksek proteinli diyetlere, özellikle paleo diyetine karşı çıkması şaşırtıcı değildir.

Kırmızı etin hangi olumsuz etkileri vardır?
Eti hastalıklarla ilişkilendiren birçok araştırmada bu ürünün ana neden olarak gösterildiği kırmızı et – sığır ve koyun etidir.

Tavuk veya hindi etinden farklı olarak, kırmızı et genellikle iltihaplanmayı teşvik eden tuz, koruyucu, renklendirici ve yağlar gibi sağlıksız maddeler açısından zengindir. Beyaz etle değiştirilen kırmızı etin her porsiyonu ölüm riskini %14 artırır.

Ayrıca, serbest dolaşan ve endüstriyel çiftliklerde yetiştirilen hayvanların eti farklıdır. İlk seçenekte hastalık riski çok daha düşüktür. Ancak herhangi bir hayvan proteininin fazlalığı yaşlanmayı hızlandıran gerçeğini değiştirmez. Et, çiftlikten ya da meradan gelsin, içinde hayvan proteini vardır. Kırmızı et, beyaz et, balık veya yumurta hayvan proteinidir. Araştırmalar hayvan proteini ile yaşa bağlı hastalık riski arasında net bir bağlantı göstermektedir.

Proteini başka hangi ürünlerden alabiliriz?
Protein sağlığımız için ne kadar önemli olduğunu herkes bilir. Kas kütlesi yapan sporcular özellikle besinlerdeki miktarıyla ilgilenir. En çok protein nerede? Elbette ette! Ancak aşırı hayvan proteini yaşlanmayı hızlandırabilir. Bunları böyle bir etki göstermeyen bitkisel proteinlerle; fındık, baklagiller, mantarlarla değiştirmek önerilir. Sebze proteinleri yaşa bağlı hastalık riskini artırmaz.

Bunun sebebi, bitkisel proteinlerin daha az sülfürlü amino asit ve büyümeyi teşvik eden metiyonin içermesidir. Hayvan proteinleri gibi yaşlanma sinyal yollarını veya yaşlanmayı hızlandıran hormonların salgılanmasını teşvik etmezler. Bu nedenle, vejetaryenlerin uzun yaşaması sıkça şaşırtıcı değildir. Bazı araştırmalara göre, vejetaryenler et tüketen ve yaşa bağlı hastalıklardan daha az etkilenen kişilere göre 4-7 yıl daha uzun yaşar.

Kırmızı etin yerine ne geçebilir?
Kırmızı et veya işlenmiş et ürünlerini tavuk, hindi ya da yağlı balık gibi hayvanların sağlıklı protein kaynakları ile değiştirmek en kolay yoldur. Daha fazla fındık, tohum, baklagil ve brokoli gibi proteince zengin sebzeler tüketmeye çalışılmalıdır.

Doktor Verburg’un önerisine göre, önemli olan proteini yeterli miktarda almaktır, çünkü protein çok azsa kişi kendini zayıf ve yorgun hisseder ya da kas ağrısı çeker. Vejetaryenlerin B12 vitamini de alması gerekir, bu çok önemlidir. Telegram’da «Zamin»i takip edin!