
Uzay bilim ekibi için önemli bir keşif daha gerçekleşti - uluslararası bir astronom grubu, Atacama Büyük Millimeter/Submillimeter Toplamı (ALMA) üzerinde yapılan gözlemler sırasında, "Cloverleaf" olarak bilinen ünlü bir kuasarın yakınında yeni, devasa bir ışık kaynağına sahip bir kızılötesi galaksisi tespit etti. Bu, Monthly Notices of the Royal Astronomical Society dergisinde bildirildi.
Keşfedilen kızılötesi galaksinin, Güneş'in parlaklığından bir trilyon kat daha fazla ışık yaydığı bildirildi. Bu tür galaksiler astronomlar arasında ULIRG (ultra parlak kızılötesi galaksiler) olarak bilinir ve yıldızın oluşum süreci yılda 100 ila 1.000 güneş kütlesi arasında gerçekleşir. Bilim insanları, bu tür galaksilerin evrendeki yıldızların oluşum ve gelişim sürecini derinlemesine anlamak için büyük önem taşıdığını düşünüyor.
H1413+117 olarak adlandırılan "Cloverleaf" kuasarı, kütleçekimsel merceklenme nedeniyle dört katına çıkabilen devasa bir enerji kaynağıdır. Japon araştırmacı Natsuki Hayatsu liderliğindeki ekip, ALMA aracılığıyla keşfederken, beklenmedik bir şekilde bu kuasarın arkasında gizlenmiş yeni bir galaksi keşfetti.
Bilim insanları, bu galaksinin optik ışıkta görünmediğini - toz tabakasıyla tamamen kaplandığını, ancak submillimetrik dalgalarda oldukça net bir şekilde gözlemlendiğini belirtti. Bu tür gizli nesneler genellikle yeryüzündeki teleskoplarla tespit edilmekte zorlanır, çünkü ışıkları toz tarafından emilir.
Yeni keşfedilen galaksi, Cloverleaf'tan yaklaşık 6 ay uzaklıktadır ve kırmızı kayması 3,39 derece. Araştırmacılar, moleküler kütlesini 40-230 milyar güneş kütlesi, kara deliği ise yaklaşık 0,1 milyar güneş kütlesi olarak tahmin ediyor.
Ayrıca, galaksinin kızılötesi parlaklığı 2,8 trilyon güneş parlaklığı seviyesine ulaşmıştır. Enerjik aktivitesi o kadar yüksektir ki, bu durum astronomlar tarafından "bir yıldızın patlama aşaması" olarak tanımlanmıştır.
Araştırmacılara göre, bu ULIRG henüz dinamik olarak istikrarlı değil - muhtemelen moleküler gaza zengin iki büyük galaksinin çarpışması sonucu oluşuyor. Bu, gelecekteki aktif nükleer bir galaksiden (AGN) ve ardından eliptik bir yapıdan oluşma olasılığını artırır.
Astronomlar, galaksinin moleküler yapısını ve iç dinamiklerini daha derinlemesine incelemek için ek olarak yeni gözlemler planlıyor.
Son zamanlarda, Amsterdam Üniversitesi bilim insanları da NASA'nın TESS teleskobunun yardımıyla TOI-2431b adlı yeni bir gezegen tespit ettiklerini duyurdular. Bu keşifler, evrende henüz keşfedilmemiş birçok sır olduğunu bir kez daha doğruluyor.
“Zamin”i Telegram'da okuyun!