
Doğru beslenmenin ve sağlıklı yaşamın gerçek sırrı sadece kalori saymak değil, aynı zamanda yiyecekleri iyi ve yavaş çiğnemektir. Düzenli olarak sık sık ve iyi çiğnemeden yemek yerseniz hem kilo alırsınız hem de vücudunuzda çeşitli sorunlar zamanla ortaya çıkar. Hızlı yemek yediğimizde vücudumuzda ne gibi değişiklikler meydana geldiğine bir bakalım ve bunun metabolizmamızı, görünüşümüzü ve genel sağlığımızı nasıl etkilediğinden bahsedelim.
Neden aceleyle yemek yememelisiniz?
Vücut önemli mikro besinleri ememez
Yiyecekleri iyice çiğnemeden tüketmek sindirimin tamamlanmamasına neden olur. Yarı sindirilmiş besinler bağırsakların selenyum, iyot, çinko ve bakır gibi değerli mineralleri gerektiği gibi emmesini zorlaştırır. Bu minerallerin eksikliği tiroid bezinin çalışmasını bozar, metabolizmanın yavaşlamasına, tümör oluşumuna ve aşırı kiloya neden olur.
Protein ve yağların eksik sindirimi
Et gibi protein açısından zengin besinleri yeterince çiğnemeden yerseniz, bunlar vücut tarafından tam olarak emilmeyecektir. Bu durum, hızlı sindirilebilen karbonhidratlara (örneğin tatlılar veya ekmek ürünleri) sürekli ihtiyaç duyulmasına yol açar ve bu da kilo alımına sebep olur.
Midede ağırlık ve karında şişlik görülür
Yeterince çiğnenmeyen yiyecekler midede ağırlık hissine neden olur. Bu nedenle kişi vücuda faydalı olan "ağır" yiyecekleri yemeyi reddeder ve bunun yerine hafif ama zararlı olan tatlılara ve ekmek ürünlerine yönelir.
Beyin, ne zaman tok olduğunuzu hisseder
Besinlerden gelen tokluk sinyali 7-10 dakika içerisinde beyninize ulaşır. Aceleyle yemek yerseniz ihtiyacınızdan fazlasını yiyebilirsiniz.
Öneri: Yemek yerken küçük molalar verin, bu aşırı yemeyi önlemenize yardımcı olacaktır.
Sağlıksız yiyeceklere olan iştah akşam saatlerinde artıyor
Gün içinde aceleyle yemek yediğinizde ve yeteri kadar yemediğinizde, vücut akşam saatlerinde enerji "eksiğini" gidermeye çalışacaktır. Bunu çoğunlukla sağlıksız, yağlı veya tatlı yiyeceklerle yaparlar.
Öneri: Farkındalıklı bir yeme alışkanlığı edinin - sadece 15 dakika boyunca yavaş ve sakin bir şekilde yiyerek iştahınızı tam olarak kontrol edebileceksiniz.
Her lokma 30–50 kez çiğnenmelidir
Diyetisyenler ve bilinçli beslenmenin savunucuları şu önerileri sunuyor:
- Katı gıdalar (et, sebzeler, kuruyemişler) – 30–50 kez çiğneyin;
- Yumuşak yiyecekler (yulaf lapası, çorba, meyve) – 15–20 kez çiğneyin.
Japon bilim adamlarının 2014 yılında yaptığı araştırmaya göre, her lokmayı 40'tan fazla çiğneyen kişilerin daha az yemek tükettiği ve vücutlarındaki açlık hormonu ghrelin seviyesinin önemli ölçüde azaldığı ortaya çıktı.
Yanlış çiğneme aynı zamanda diş problemlerine de neden olabilir
Bazen insanlar yemeklerini çabuk çiğnemeye alışıyorlar. Ancak bazı durumlarda bu sorun günlük alışkanlıklardan değil, dişlerin kapanışının düzgün olmamasından kaynaklanır. Dişler düzgün kapatılmazsa çiğneme etkisiz hale gelir ve bu durum vücudun sindirim sistemini ve metabolizmasını ciddi şekilde etkileyebilir.
Aşağıdaki rahatsızlıklardan birine sahipseniz mutlaka bir diş hekimine başvurmalısınız:
- Katı ürünleri çiğnemekte zorluk çekiyorsanız;
- Çiğneme alışkanlığı sadece bir tarafta oluşmuşsa;
- Çenede uyuşma veya ağrı hissedilmesi durumunda;
- Dişler arasında eşitsizlik varsa.
Her öğünü acele etmeden, bilinçli bir şekilde ve iyi bir ruh haliyle yiyin. Sadece beden sağlığınıza değil, aynı zamanda görünüşünüze ve ruh halinize de olumlu etkisi vardır. Doğru beslen, sağlıklı ol! Telegram’da «Zamin»i takip edin!
Ctrl
Enter
İlgili haberler