date
views 2 136

Sarıyağını yemek diyetinize eklemenin 10 nedeni

Tereyağını beslenmenize eklemenin 10 nedeni
Onlarca yıl boyunca tereyağının koroner damarların durumuna olumsuz etkisi olduğuna inanıldı. Sonuç olarak, ürünün itibarı ciddi şekilde zarar gördü ve birçok kişi "güvenli" bitkisel yağları tercih ederek tereyağını neredeyse beslenmelerinden çıkardı. Ancak yakın zamanda yapılan araştırmalar, tereyağının sağlık açısından tehlikeli yönlerinin abartıldığını gösterdi: aslında vücut için gerekli olan bir dizi benzersiz özelliğe sahiptir.

Doğrusu, A vitamini (retinol) her gün tüketilmelidir. Bu madde iç salgı bezlerinin (özellikle tiroid ve böbrek üstü bezleri) düzgün çalışmasını destekler, göz, cilt, saç ve tırnak sağlığını sağlar. Vitamin eksikliği bağışıklık sisteminin zayıflaması, metabolik hastalıklar, görme kaybı ve yaşlanma sürecinin hızlanması ile kendini gösterir. Tereyağının vücut tarafından hızlı emilmesini sağlayan da A vitaminidir. Ayrıca tereyağı yağ asitleri kaynağı olarak bilinir.

İçeriğinde yaklaşık %40 oleik asit bulunur. Son verilere göre, bu asit vücudun kanser dokularıyla savaşmasına yardımcı olur, yağ metabolizmasını iyileştirir ve kandaki kolesterol seviyesini normalleştirir. Üründeki yağ asitleri hücre yenilenme süreçlerinde (beyin hücrelerinin onarımı dahil) aktif rol oynar. Ayrıca tereyağı olmadan, normal yaşam için gerekli olan (örneğin A, E ve D vitaminleri) bazı besin maddelerinin sindirimi mümkün değildir.

Açlık hissini azaltır ve aşırı yemeyi önler. Tereyağının kalorisi oldukça yüksektir. Bir dilim bile tokluk hissi yaratır ve fazla yemekten kaçınmaya yardımcı olur. Üründeki yağ asitlerinin bir diğer ilginç özelliği ise bağırsaklarda hızlı emilmesi ve vücut tarafından enerji kaynağı olarak hemen kullanılmasıdır. Soğuk havalarda dışarı çıkmadan önce az miktarda tereyağı tüketen kişi daha az üşür. Ağır fiziksel iş yapanlar için de vazgeçilmezdir. Fazla kilolardan kurtulmak isteyenler için ürünü orta miktarda tüketmek çok önemlidir.

Tereyağı antioksidan kaynağıdır

Antioksidanlar (özellikle selenyum) bakımından zengindir ve bunlar yaşlanma, damar aterosklerozu ve tehlikeli dokularla mücadelede tanınmış araçlardır. Ayrıca her gün tüketilmesi, artrit ve artroz hastalarında eklem durumunun normalleşmesine yardımcı olur. Bu faktör damarların elastikiyetini artırır ve varis hastaları için çok önemlidir.

Tereyağı iyot maddesinin kaynağıdır

Denizden uzak yaşayan ve deniz ürünlerini az tüketen kişilerin beslenmesinde tereyağı düzenli olarak yer almalıdır. Bu durum vücutta iyot eksikliğinin ve buna bağlı hastalıkların (özellikle hipertiroidizm ve tiroid bezinin diğer patolojik hastalıkları) gelişmesini önler.

Mide-bağırsak faaliyetlerini düzenler

Tereyağında bol bulunan yağ asitleri (glikosfingolipidler) antibakteriyel ve iltihap önleyici etkiye sahiptir. Mide ve bağırsağa giren patojenlerin aşırı çoğalmasını ve mukozaya zarar vermesini engeller. Tereyağının kalın bağırsak işlevini dengelediği, kabızlık ve ishalin önlenmesine yardımcı olduğu belirlenmiştir.

Tereyağında K vitamini bulunur

Bu vitamin hematopoez süreci için gereklidir. Eksikliği kan pıhtılaşma sürecini bozar. Ayrıca K vitamini kemik dokusunun oluşumunda rol oynar ve osteoporoz ile çürük riskini azaltır.

Hızlı yardım özelliğine sahiptir

Deneyimli doktorlar genellikle mide ülseri hastalarına sabah aç karnına tatlı siyah çaya bir kaşık tereyağı ekleyerek içmelerini tavsiye eder. Bu karışım üçlü olumlu etki gösterir: çay mide boşluğunu dezenfekte eden tanenler içerir, şeker vücut için gerekli glukozu sağlar ve yağ mukozanın yüzeyi için koruyucu ve yaraları iyileştirici özelliklere sahip ince bir tabaka oluşturur. Hastalığın erken evrelerinde bu karışımın günlük tüketimi mide duvarlarındaki küçük yaraların iyileşmesine yardımcı olur.

Tereyağında sodyum butirat bulunur

Sodyum butirat, bütirik asidin tuzudur ve az miktarda alındığında insülin duyarlılığını artırır ve kolesterol metabolizmasını normalleştirir. Tereyağı tüketenlerin kalp krizi, felç ve tip 2 diyabet riski daha düşüktür. Tereyağı ihtiyacı kişinin yaşına ve cinsiyetine bağlıdır. Bu, çocuklar, ergenler, hamile ve emziren kadınlar için çok önemlidir. Ağır fiziksel zorlanma yaşayan sporcular için yağ vazgeçilmez bir enerji kaynağıdır.

Ürünü satın alırken üretim koşullarına dikkat etmek çok önemlidir. Yayla ineklerinin sütünden elde edilen tereyağı en yüksek şifa özelliklerine sahiptir. Ürünün yağ oranı en az %82,5, su oranı ise %0,016'yı geçmemelidir. Yüksek kaliteli tereyağı sadece doğal ürünlerden yapılır ve hiçbir katkı maddesi içermez.

Kaynak: Azon.uz
Ctrl
Enter
Bir Hata mı buldunuz?
İfadeyi seçin ve Ctrl+Enter tuşuna basın
Haberler » Yaşam » Sarıyağını yemek diyetinize eklemenin 10 nedeni