Neden bazılarında ilk kırışıklıklar 25 yaşında ortaya çıkar, bazılarının ise cildi 40 yaşından sonra bile pürüzsüz kalır? Bu sadece genetik ve bakım değil, aynı zamanda günlük alışkanlıklara da bağlıdır. Kırışıklıkların mümkün olduğunca geç ortaya çıkması için ne yapmak gerekir? Uzmanlar anlatıyor.
Kontrollerinizi yaptırmazsınız
Sağlığımızdan başlayalım. Enfeksiyon, kronik hastalıklar ve iltihap varsa ya da yakın zamanda bunları yaşadıysanız, ayrıca zararlı alışkanlıklarınız varsa, bunların hepsi cildinizde kendini gösterir. Kırışıklıklar öncelikle yüz, boyun ve ellerde ortaya çıkar. Yaş ilerledikçe, hücrelerimize besin taşıyan kılcal damarlar incelir ve ölür. Bu süreci yukarıdaki faktörlerin tümü yavaşlatabilir veya hızlandırabilir.
Yaşlanmayı etkileyen süreç hormonal sistem olarak adlandırılır. Yaşımız ilerledikçe, vücut daha az östrojen üretir. Bu hormon, cilt hücreleri için doğal yapı malzemesi olan kolajen üretiminden sorumludur. Yüz ve boyun sarkmaya başlar.
30-35 yaşlarında beklenmedik olumsuzluklardan kaçınmak için her altı ayda bir endokrinolog kontrolünden geçmek, hormon testleri yaptırmak ve gerekirse hormon replasman tedavisi uygulamak gerekir. Ne içileceğine veya enjeksiyon yapılacağına sadece doktor karar verir. Bu durumda ne internet ne de arkadaşlar yardımcı olabilir.
Yeterince protein tüketmezsiniz

Beslenme düzenini değiştirelim. Yaşımız ilerledikçe, vücut daha fazla protein ve daha az şeker ister. Vitaminler, özellikle kolajen alırız. Ayrıca beslenme düzeni konusunda bir uzmana danışmak gerekir. Hangi ürünlerin sizin için faydalı, hangilerinin zararlı olduğunu tam olarak bilmiyor olabilirsiniz.
Çok hareket etmezsiniz
Tüm hastalıklar sinirlerden ve ... kanepeden kaynaklanır. Evet, doğru. Bilgisayar karşısında oturuyoruz, televizyon karşısında uyuyoruz, sadece ofisten metroya veya arabadan kapıya gidiyoruz. 2023 yılında biri bana “Fitness için zamanım yok” derse, bu kişinin yaklaşık 50 yıl geride kaldığını anlarım. Eğer günde en az 40-50 dakika yoğun hareket etmezseniz, yakında şunlarla karşılaşırsınız:
- kan dolaşımının bozulması (sağlıklı yaşam tarzı ve fitness meraklılarına göre 10-15 yıl erken);
- genel vücut durumunun değişmesi;
- hücrelerin yanlış beslenmesi.
Sonuç olarak cilt sarkması, buruşukluk ve kırışıklıklar oluşur. Başka nasıl olabilir ki?
Öncelikle kendinizi seçin. Hayatta kendinize zaman ayıramazsanız, ne zaman yaşayacaksınız? Bilinci değiştirmek ve günlük düzeni, yaşam tarzını yeniden gözden geçirmekle başlayın. Birden değil, yavaş yavaş elbette. İyi alışkanlıkları parçalara bölün. Bir alışkanlık için beyinde sinir bağlantılarının oluşması 21 gün sürer.
Stresi minimuma indirin, bedeninize ve zihninize dinlenme verin. Düşünün, çok stresli bir işte çalışıyorsunuz. Kendiniz için yapabileceğiniz minimum yardım, örneğin salsa (bir dans türü) için haftada 3 kez akşam ve hafta sonları kayıt yaptırmaktır. En maksimumu ise iş yerini değiştirmektir. Vücudunuz tıpkı kişiliğiniz gibi, bakım ve saygıyı hak ettiğini unutmayın.

Masaja inanmazsınız
Yüz ve boyun durumu için gerekli şart masajdır. Kasların gerilmesi için jimnastik değil, gevşemesi için masaj gerekir. Gençlik, dinlenme ve lenf drenajı yoluyla net olarak korunur. İkincisini deneyimli bir kozmetolog dozajlamalıdır, çünkü deri altı yağ tabakası yaşla incelir ve hücrelerimizi besler. Yüz ve boyun bölgesinin masajı uzman tarafından yapılmalıdır, bu:
- kan dolaşımını aktive eder;
- besin maddelerinin tüketimini artırır;
- osteosit üretimini güçlendirir;
- kemik iskeletinin şekil değişimini önler ve uzun süre yüz şeklinin korunmasını sağlar.
Diş sağlığınıza dikkat ediyor musunuz?
Dikkat etmediğimiz gizli bir süreç var. Yaş ilerledikçe dişler aşınır ve çene bölgesinin oranı ve mesafeleri azalır. Sonuçta konturlar değişir, cilt gerginliği gevşer, yüz kaslarının fonksiyonu bozulur. Böyle yaşa bağlı erken estetik sorunlarla karşılaşma riski vardır. Diş hekimi tarafından düzenli kontroller çok önemlidir. Dişlerinizi düzeltin, bakım yapın, onarın ve koruyun.
Kendi durumunuza dikkat etmezsiniz
Yüzdeki kırışıklıklar genel durumun bozulması nedeniyle oluşur. Ve tekrar egzersize dönüyoruz. Omurga hayatın her aşamasında korunmalıdır ve gelişmelidir. 40 yaşından sonra yoğun hareket gerektirmeyen, çok fonksiyonlu egzersizler önerilir. Yani, alışılmış güç ve yüksek yoğunluktaki yükler artık bu yaşa uygun değildir. Göreviniz kas dokusu ve eklemleri korumaktır. Esneme, basit dans, yoga, pilates ve genel olarak günlük fiziksel egzersizler ileri yaşta canlılığı korumak için fırsattır. Buna göre hafif egzersizler lenf akışını iyileştirir, kan dolaşımını normalleştirir, cilt elastikiyetini, fiziksel ve ruhsal sağlığı korur.
Telegram’da «Zamin»i takip edin!