Topnews, Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri'ni birbirine bağlayan Bering Boğazı üzerinden tünel inşaatı hakkında yeni bilgiler yayınladı.
Rusya Doğrudan Yatırım Fonu (RFPI) başkanı ve cumhurbaşkanının uluslararası ekonomik iş birliği özel temsilcisi Kirill Dmitriev'e göre, projenin maliyeti en az 8 milyar dolardır.
Dmitriev, gayri resmi olarak "Putin-Trump Tüneli" olarak adlandırılan bu projenin sekiz yıldan kısa bir sürede uygulanabileceğini vurguladı. Tünel, hem demiryolu hem de kargo taşımacılığı için tasarlanmıştır ve "Rusya ve ABD'nin ortak kaynaklarının geliştirilmesi için bir fırsat yaratır," dedi.
Açıklamasına göre, Bering Boğazı altındaki tünelin uzunluğu 98-113 kilometredir ve bu, Fransa ile Birleşik Krallık'ı birbirine bağlayan ünlü Avrupa Tüneli'nden (51 km) neredeyse iki kat daha uzundur.
Kirill Dmitriev, Elon Musk'a The Boring Company teknolojisini kullanmayı önerdi. Bu yöntemin inşaat süresini kısaltabileceği ve maliyetleri önemli ölçüde azaltabileceği söyleniyor.
Dmitriev'e göre, "Putin-Trump Tüneli" fikri kamuoyunda büyük ilgi uyandırdı. "Bu haber iki milyon görüntüleme aldı. Trump bunu ilginç dedi, Zelensky ise beğenmedi. "Bu konu hakkında en büyük medya kuruluşları yazdı," dedi.
İlginç bir şekilde, Çukotka ve Alaska arasında bir ulaşım koridoru oluşturma fikri ilk olarak 2007 yılında tartışıldı. O zamanlar, Ekonomik Kalkınma Bakanlığı, 102 kilometresinin boğazın altından geçmesi gereken 6.000 kilometrelik bir transkontinental otoyol projesini önermişti.
Şimdi bu fikir tekrar gündeme geldi. 15 Ağustos 2025'te Alaska'da Vladimir Putin ve Donald Trump'ın görüşmesi sırasında Dmitriev, "Avrasya ve Amerika arasında yeni bir dünya köprüsü" olabilecek proje planını sundu.
Böylece, Bering Boğazı üzerinden Rusya ve ABD'yi birbirine bağlayan tünel projesi yalnızca mühendislik açısından değil, aynı zamanda jeopolitik bir sembol olarak da büyük ilgi uyandırmaktadır. Uzmanlar, bu girişimi 21. yüzyılın en alışılmadık ulaşım tesislerinden biri olarak değerlendiriyor.
“Zamin”i Telegram'da okuyun!
