Taşkent şehri ve Fergana vilayetinde çocuklara yasa dışı dini eğitim verilmesi ve yasaklı dini kitapların dağıtılması olayları ortaya çıkarıldı. Bu konuda Devlet Güvenlik Hizmeti bilgi verdi.
Bu olaylar sadece yasa ihlali olarak değil, aynı zamanda toplum bilinci, çocukların güvenliği ve geleceği için ciddi bir tehdit olarak değerlendirilmektedir.
Bilgiler doğrultusunda, Almazar ilçesinin Jidali mahallesindeki özel bir evde Kaşkaderya vilayetinin Dehkanabad ilçesinden gelen bir vatandaş, Mayıs 2025’ten bu yana 15 gence gizli şekilde dini dersler vermiş. Her öğrenciden 150 ABD doları talep etmiş.
Bu öğrenciler 2004–2014 yılları arasında doğmuş ve 11’i reşit olmayan çocuklardı. Aralarında üç yıldır okula gitmeyen bir öğrenci de yer almaktaydı.
Bir başka olayda ise, Mirzo Ulugbek ilçesinde ikamet eden bir kişi, bu yılın Haziran ayından itibaren 10 reşit olmayan çocuğa ders vermiş. Her birinden 100 dolar ve yiyecek istemiş. Daha da tehlikelisi – çocukları güvenlik güçlerinden gizlemek için evin bodrumunu yeniden düzenlemiş, metal kapakla kapatmış ve taş ile kumla doldurmuş.
Çocukların karanlık bodrumda bu şekilde saklanması öylesine kabul edilemez ve açıklanamaz ki, arkasında hangi düşünce ve niyetin olduğu toplumu endişeye sevk etmektedir. Çocuklarını böyle bir kişiye güvenip teslim eden ebeveynler de sorumluluktan muaf tutulmamalıdır.
Her iki olayla ilgili olarak 241. madde (Yasa dışı dini eğitim) kapsamında idari dava açılmıştır. Eğitimi veren kişilerin resmi kaydı olmadığı, resmi hologram içermeyen el yazmaları ve basılmış dini kitaplar kullandıkları tespit edilmiştir.
Ayrıca, Fergana vilayeti Buvayda ilçesinde başka bir kişi evinde yasa dışı bir matbaa kurmuş ve burada dini kitaplar basmış. Bu kitapları Taşkent ve Semerkand vilayetlerindeki bazı dükkanlarda dağıtmış. Operasyon sırasında 1210 adet hazır, 2000 adet yarı hazır kitap ve 6 matbaa ekipmanı ele geçirilmiştir.
Dikkat çekici olan, bu kişinin Temmuz 2024’te aynı suç nedeniyle para cezasına çarptırılmış olması, ancak yasa dışı faaliyetlerine devam etmesidir.
Şu anda tüm bu olaylarla ilgili olarak yasal değerlendirme yapılması amacıyla soruşturma işlemleri yürütülmektedir. Çocukları tehlikeye atan ve dini eğitimi paralı bir işe dönüştüren kişiler sorumluluğa çekilecektir.
Bu olaylar bir kez daha göstermektedir ki, çocuk eğitimi meselesine ebeveynler, devlet ve toplum yüksek sorumlulukla yaklaşmalıdır. Kapalı odalarda, karanlık bodrumlarda yapılan “dersler” geleceğimizi gölgelememelidir.
Telegram’da «Zamin»i takip edin!
