Tıp bilimleri doktoru, profesör, doktor-valeolog Shuhrat Ergashev halkı sık sık ve az miktarda beslenmeye çağırdı.
— Doğru beslenme kurallarına uymak, günde beş öğün yemek düzeni oluşturmaktan başlar.
Pankreas her üç saatte bir çeşitli hormonlar ve enzimler üretir. Hormonlar kana karışır, enzimler ise bağırsaklardaki besinlerin sindirilmesine harcanır.
Beş öğün beslenilmezse, pankreasın ürettiği enzimler görevini tam olarak yerine getiremez ve sonuçta diğer organların işleyişinin bozulmasına yol açar. Bu yüzden birçok ülkede beş öğün yemek alışkanlık haline gelmiştir.
Çoğu kişi "zar zor üç öğün yemek için zaman buluyoruz" ya da "üç öğün yemekle bu kadar kilo aldım, beş öğün yense ne olur" der. Ancak zamanında doğru beslenme insanlardan çok zaman almaz, böyle bir durumda fazla kilo alımı ise tamamen asılsız bir düşüncedir.
Çünkü beş öğün yemek, beş kez ağır yemek yemek anlamına gelmez. Sadece sindirimi zor yemeklerden, yağlı ve kızartılmış ürünlerden kaçınmak gerekir, hepsi bu.
Kahvaltıdan üç saat sonra ise elma veya başka bir taze meyve yenebilir.
Bilindiği gibi, bir sigara içmek 5-6 dakika zaman alır. Bir elma yemek ise sadece 2 dakika gerektirir.
Üç saat sonra öğle yemeği zamanı gelir. Bu durumda üç saat önce hafif yemek yenildiği için kişi aç kalmaz ve gereğinden fazla yiyip midesini zorlamaz. Öğle yemeğinde isteğe bağlı olarak birinci ve ikinci yemek yenebilir, ancak çok yağlı yemek yememek gerekir.
Öğle yemeğinden üç saat sonra bir bardak yoğurt veya bir tatlı yenebilir. Böylece akşam yemeğinde de ölçülü beslenmemiz sağlanır.
Halkımız yemek yerken çay içmeyi de alışkanlık haline getirmiştir. Bu ise insan vücudu işleyişini bozar.
Yemekle birlikte çay değil, çeşitli meyve suları veya kaynatılmış su tüketilmelidir. Çayın ise yemekten 2 saat sonra içilmesi tavsiye edilir.
Aslında biz şu anda da yemek için bu kadar zaman harcıyoruz ve aynı miktarda ürün tüketiyoruz. Sadece beslenme düzenine uymuyoruz.
Telegram’da «Zamin»i takip edin!
