Ulusal İstatistik Komitesi tarafından yayınlanan son verilere göre, Ocak-Eylül 2025 döneminde Özbekistan nüfusunun kişi başına düşen ortalama geliri 21,8 milyon som oldu. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine göre %16,1 artarken, reel büyüme oranı %6,3 oldu.
Ancak, bölgelere göre büyük bir fark devam etmektedir. En yüksek sonuç geleneksel olarak Taşkent şehrinde kaydedildi - başkentte her vatandaşın ortalama yıllık geliri 52 milyon som oldu. Bu, ülke ortalamasının yaklaşık 2,4 katı. Bunun temel nedeni, hizmet sektörü payının büyüklüğü, yüksek ücretler ve ek gelir kaynaklarının çokluğu ile açıklanmaktadır.
İkinci sırada Navoiy bölgesi - 32,1 milyon som. Bu bölgedeki yüksek gösterge, güçlü bir endüstriyel ve hammadde tabanı, büyük işletmelerin faaliyetleri ve mineral kaynakların ihracatı sayesinde sağlanmaktadır. Üçüncü sıra Buhara'ya aittir - burada kişi başına düşen ortalama gelir 26 milyon som olup, ülke göstergesinden %19 daha yüksektir.
Taşkent bölgesi 21,9 milyon som ile genel ortalamanın biraz üzerinde. Fergana, Semerkand ve Sirdaryo bölgelerinde rakamlar 17-19 milyon arasında değişmektedir.
En düşük sonuçlar Karakalpakistan Cumhuriyeti (14,8 milyon som), Namangan (15,8 milyon som) ve Surhandarya (16,5 milyon som) bölgelerinde gözlemlendi. Bu nedenle, başkent ile Karakalpakistan arasındaki fark 37,2 milyon somdur - bu çok büyük bir dengesizlik.
Ekonomistlere göre, bölgesel gelir farkının ana nedenleri iş yerlerinin farklı kalitesi, gayrimenkul ve kiralama piyasasındaki faaliyet, göç akışları ve sanayi ve lojistik projelerinin eşit olmayan dağılımıdır.
Aynı zamanda, nüfusun gelirleri 9 aylık dönemde nominal ve reel büyüme göstermiş olsa da, uzak bölgelerde büyüme oranlarını hızlandırmak için ücretlerin artırılması, yeni iş imkanlarının yaratılması ve küçük işletmelerin desteklenmesi politikasının daha da yoğunlaştırılması gerekmektedir.
Analistler, ülkedeki ekonomik büyümenin şu ana kadar çoğunlukla başkentte ve büyük sanayi merkezlerinde yoğunlaştığını belirtti. Bu nedenle, önümüzdeki yıllarda bölgesel eşitliğin sağlanmasının devlet ekonomik politikasının önemli alanlarından biri haline gelmesi bekleniyor.
“Zamin”i Telegram'da okuyun!
