Okulda akıllı telefonsuz hayat: Birleşik krallık deneyimi Özbekistan’a nasıl ders olabilir?

Akıllı telefonlar modern yaşamın ayrılmaz bir parçasıdır. Mesele onları tamamen yasaklamak değil, çocuklarda teknolojiyi sorumlu şekilde kullanma kültürünü geliştirmektir. Bu bağlamda, Bournside Okulu'nun yaklaşımı — teşvik, alternatif etkinlikler ve olumlu sonuçlar — Özbekistan eğitim sistemi için de örnek olabilir.

İngiltere’nin Gloucestershire bölgesindeki Bournside adlı ortaokul bu yıl sıra dışı bir uygulama başlattı: bir eğitim dönemi boyunca akıllı telefonsuz yaşam. Girişim sadece ders saatlerinde değil, evde de ekran başında geçirilen zamanı azaltmayı ve gençlerde teknolojiye sağlıklı bir yaklaşım geliştirmeyi hedefliyor.

12 yaşındaki Louis, daha önce okula gitmeden önce ve okuldan sonra telefonunda oyun oynayarak ve video izleyerek çok zaman harcadığını söylüyor. “Bazen korkunç videolar çıkıyordu,” diyor. Şimdi ise abisiyle daha çok futbol oynadığını belirtiyor.

11 yaşındaki Benjamin, telefonundan YouTube uygulaması silindikten sonra ilk kez kız kardeşleriyle birlikte bahçede birkaç saat geçirdiğini söylüyor. “Uyku düzenim de düzeldi,” diyor bir diğer öğrenci, Jemima.

Okul yönetimine göre, bu girişim sadece çocuklara değil, onların ebeveynlerine de olumlu etki yapıyor. Bournside Okulu’nun çocuk güvenliği sorumlusu Sally Liz bu uygulamayı bizzat kendisi de denemiş — bir dönem boyunca akıllı telefonsuz yaşamış.

“Burada mesele telefonu yasaklamak değil, çocuklara teknolojiyle sağlıklı bir ilişki kurmayı öğretmek,” diyor.

Okul, sadece telefonlardan vazgeçmeyi önermiyor, aynı zamanda bu teknolojilere ihtiyaç duyulmayan bir ders programı da sunuyor. Öğrenciler ancak üst sınıflarda (10. sınıftan sonra) telefon kullanma ihtiyacı duyuyor.

Bournside Okulu, Şubat ayından beri çevredeki ilkokullarla iş birliği yaparak ebeveynlere çocuklarına 10. sınıfa kadar telefon almamayı tavsiye ediyor.

Son yıllarda Özbekistan’da da okul çağındaki çocuklar arasında, özellikle akıllı telefon kullanımı belirgin şekilde arttı. Bu durum bazen sağlık sorunları, derste dikkat dağınıklığı ve zararlı içeriklere erişim riskini artırıyor.

Taşkent, Semerkand ve Andican gibi büyük şehirlerde, küçük yaştaki çocukların bile kişisel telefonları var. Sosyal medyada sürekli aktif olma, gece uykusuzluğu ve derslerde dikkatin dağılması uzmanların dikkatini çekiyor.

Bournside Okulu’nun deneyimi gösteriyor ki, okul yönetimi, ebeveynler ve toplum birlikte hareket ederse, çocukları zararlı içeriklerden korumak ve onların psikolojik ve sosyal gelişimlerine olumlu katkı ko‘rsatmak mümkündür. Telegram’da «Zamin»i takip edin!