
Japon bilim insanları, beynin hızlı yaşlanmasının nedenlerini ilk kez bilimsel olarak doğruladılar. Fujita Sağlık Üniversitesi ve Tokyo Tıp Bilimleri Enstitüsü araştırmacıları, beynin yaşla ilgili değişikliklerini hızlandıran ve çeşitli zihinsel bozukluklarla ilişkili olabilecek yeni bir biyobelirteç belirlemeyi başardılar. Bu, "Neuropsychopharmacology" dergisi tarafından bildirildi.
Uzmanlar, fareler üzerinde yapılan bir çalışmada 17 farklı sinirsel ve zihinsel hastalık modelini analiz ederken, hippocampus olarak adlandırılan beyin bölgesinde "hipermetropizm" durumu gözlemlendi. Hipokamp, duygular ve hafıza için sorumlu bir merkezdir ve hücrelerinin aşırı hızlı geliştiğinde veya yaşlanma süreci hızlandığında, insanlarda anksiyete düzeyinin arttığı ve duygu kontrol etme yeteneğinin azalttığı tespit edilmiştir.
Çalışma başkanı Hideo Hagihari, hippocampus'taki bu hızlı olgunlaşma sürecinin anksiyete, depresyon ve şizofreni gibi hastalıklar için genel bir biyolojik temel oluşturabileceğini savunuyor. Ona göre, bu bulgu gelecekte beynin "önceden yaşlanmasını" belirleyen yeni bir tanısal araç olabilir. Bu, bu durumla ilişkili akıl hastalığının erken teşhisine ve etkili tedavisine olanak sağlayacaktır.
Bilim insanlarına göre, beyin sağlığını korumak için düzenli fiziksel aktivite - özellikle aerobik egzersizler - büyük önem taşımaktadır. Nöronların aktivitesini artırırlar, kan dolaşımını iyileştirirler ve beyin yaşlanma sürecini yavaşlatırlar. Ayrıca, sosyal olarak aktif bir yaşam tarzı, bilmece çözme, yeni diller öğrenme veya yaratıcılık gibi düşünmeyi gerektiren aktiviteler de beynin gençliğini korumada önemli bir rol oynar.
Araştırma sonuçları bir sonraki aşamada da doğrulanırsa, bu insanlık için yeni bir dönemin başlangıcını işaret eder. Beydeki moleküler değişiklikler ve bunların zihinsel sağlığa etkisi hakkındaki bilgiler, zihinsel bozuklukların önlenmesinde yeni yollar açabilir.
Daha önce, Brezilya'daki Rio Grande do Sul Federal Üniversitesi'nden bilim insanları, Amerikan fesli ekstraktının beyin yaşlanmasını yavaşlatabileceğini, iltihaplanmayı azaltabileceğini ve sinir sistemi işlevini istikrara kavuşturabileceğini kanıtlamıştı.
Yeni Japon araştırmasının, insan beyninin nasıl erken "çalıştığını" ve nasıl korunduğunu daha net bir şekilde anlamanıza yardımcı olması bekleniyor.
“Zamin”i Telegram'da okuyun!