date
views 248

Soğuklama, yaralanma ve kronik hastalıklar: kışın yaşlıların sağlığı nasıl korunmalı?

Soğuk algınlığı, yaralanma ve kronik hastalıklar: kışın yaşlıların sağlığı nasıl korunmalı?
Fotoğraf: «Noviy ochag»
Yaşlılar kışın ciltte kızarıklık ve kemik kırılmalarına kadar birçok riskle karşılaşır, kronik hastalıklar da kendini gösterir. Peki, onların sağlığı nasıl korunmalı? «Noviy ochag» yayını aşağıda bu soruya cevap verdi.

Kronik hastalıkların kötüleşmesi

Mevsim değişiminde yaşlılar kronik hastalıkların kötüleşmesinin tüm belirtilerinden şikayet etmeye başlar: baş ağrısı, nefes darlığı, kalp ağrısı ve diğer hastalıklar. Böyle mevsimsel kötüleşmenin temel nedeni bağışıklık sisteminin zayıflamasıdır. Sıcak mevsimden soğuğa geçerken yaşlıların bağışıklık sistemi gerçek bir stres yaşar. Bu duruma birçok risk faktörü de neden olur: hareketsiz yaşam tarzı, yanlış beslenme, uykusuzluk, psiko-duygusal problemler.

Soğuk mevsimde sıklıkla üriner sistem hastalıkları kötüleşir, örneğin sistit veya mesane iltihabı. Bunu önlemek için ilk kural mevsime uygun sıcak giysiler giymek ve aşırı soğukta kalmamaktır. Koruyucu önlem olarak bol su içmek gerekir, bu idrarın yoğunluğunu azaltır ve mesaneyi korur. Ayrıca, kızılcık suyu (antibakteriyel özelliklere sahip), seyreltilmiş meyve suları veya bitkisel preparatlar kullanılabilir.

Soğuk algınlığı ve hipotermi

Termoregülasyon, çevre koşullarına bakılmaksızın sabit iç vücut sıcaklığını korumak için önemli bir süreçtir. Yaşlılarda termoregülasyon bozukluğu riski yüksektir. Bu, kardiyovasküler patolojiler, kas dokusu hacminin azalması ve fonksiyon bozuklukları ile metabolizmanın yavaşlaması nedeniyle olabilir. Fiziksel aktivite eksikliği de etkiler.

Bu yüzden kışın uzun süre dışarıda kalmak hipotermiye ve hatta donmaya yol açabilir. Hava koşullarına göre giyinmek çok önemlidir, doğal kumaşlardan yapılmış giysiler tercih edilse de, sentetik kumaşlar ısıyı daha iyi korur. Vücut ısısını korumak için enerjiye ihtiyaç vardır, bu yüzden düzenli ve yeterli miktarda protein açısından zengin ürünler tüketilmelidir. Dışarısı soğuksa daha az dışarı çıkılmalı, ancak temiz hava almaktan tamamen vazgeçilmemelidir.

Susuz kalma

Beklenmedik bir gerçek, ancak susuz kalma riski sadece yazın değil, kışın da görülür. Soğuk havada susuzluk o kadar hissedilmez, ancak vücudun sıvı ihtiyacı azalmaz. Durum, ısıtıcılar veya evdeki kuru hava ile kötüleşebilir. Bu yüzden kışın yeterli miktarda sıvı tüketmek de çok önemlidir. Ortalama olarak günde kilo başına 1500-2000 ml veya 30 ml sıvı içilmesi önerilir.

Soğuk algınlığı

Kış, soğuk algınlığı ve grip mevsimidir. 65 yaşından sonra bağışıklık sisteminde değişiklikler başlar ve zayıflar. Birlikte görülen kronik hastalıklar nedeniyle vücut enfeksiyonu yenemez, komplikasyonlar ortaya çıkar. Sonuç olarak grip salgını döneminde kronik akciğer hastalıkları ve kardiyovasküler patolojileri olan yaşlı hastalarda ölüm riski on kat artar. Bu yüzden soğuk mevsimde sağlığa özel dikkat göstermek, fiziksel aktiviteyi sürdürmek ve doğru beslenmek gerekir. Aşı yaptırmak grip ve pnömoniden korumaya yardımcı olur.

Cilt kuruluğu ve kızarıklığı

Kış soğukları ciltte kaşıntı ve kızarıklığa neden olabilir. Cilt uzun süre rüzgar, soğuk ve nemin olumsuz etkilerine maruz kalır. İnce ve kuru cilde daha dikkatli bakım yapmak, nemlendirmek, temizlemek ve yumuşatmak için özel ürünler kullanmak gerekir. Böyle durumlarda besleyici ve yumuşatıcı kremler yardımcı olur.

Nadiren cilt kaşıntısı kırmızı döküntülerle birlikte görülebilir. Bu, soğuğa alerjinin tipik belirtileridir. Kendi kendine tedavi veya halk yöntemleri etkisizdir. Koruyucu önlemlere uymak önerilir: dışarı çıkmadan önce cilde koruyucu krem sürmek, dudaklara balsam uygulamak, soğukta mümkün olduğunca yüz ve elleri kapatmak, beslenmede A, E, B grubu vitaminleri, demir, kalsiyum, çinko, potasyum, selenyum açısından zengin ürünlerin bulunması.

Düşme sonucu oluşan yaralanmalar

Sonbahar-kış döneminde yaşlılarda düşme ve yaralanma riski önemli ölçüde artar. 65 yaş üstü kişilerin neredeyse üçte biri ve 80 yaş üstü kişilerin yarısı yılda en az bir kez bu olayı yaşar. 85 yaş üstü her iki kişiden biri düşme sonrası bağımsız hareket etme yeteneğini kaybeder. Osteoporoz hastaları için düşme çok tehlikelidir. Kemik yoğunluğunun azalması nedeniyle ciddi yaralanmalar oluşabilir.

Bu yüzden kışın kaymaz tabanlı rahat ayakkabılar giymek önerilir. Kasları güçlendirmek ve dengeyi iyileştirmek için egzersiz yapmak faydalıdır. Beslenmeye kalsiyum ve D vitamini açısından zengin ürünler eklemek tavsiye edilir.
Ctrl
Enter
Bir Hata mı buldunuz?
İfadeyi seçin ve Ctrl+Enter tuşuna basın
Haberler » Yaşam » Soğuklama, yaralanma ve kronik hastalıklar: kışın yaşlıların sağlığı nasıl korunmalı?