Beslenme düzeni sadece genel sağlığımızı değil, aynı zamanda dış görünüşümüzü de etkiler. Bu konuda özellikle yüz derisi hassastır. Şeker ve basit karbonhidratların tüketimi deride ne gibi değişikliklere sebep olur?
Şeker ve karbonhidratlar vücutta ne görev yapar?
Şeker üretiminin modern teknolojileri onu faydalı bileşenler içermeyen kimyasal bir maddeye dönüştürdü. Eskiden şeker elde edilen bitkisel hammaddeler, vitamin ve doğal maddelerin bir kısmını korurken, günümüzde bu kadar güçlü arıtma yöntemlerinden geçmemiştir. Artık bu ürün vücut için gerekli besin maddelerini içermez. Yüksek kalori içeriğine rağmen, dokularda enerji eksikliğine yol açar.
Şeker mide ve bağırsak duvarlarını rahatsız eder. Bu, yiyecek, vitamin ve mineral emilimini zorlaştırır ve ishal yapabilir. Kanda glukozun aşırı artması damarlar için zararlıdır ve yüksek kolesterol ateroskleroz gelişimine neden olur.
Besinlerde basit şekerin çokluğu normal metabolizmayı bozar ve oksijen eksikliğine yol açar. Sonuçta, hücre ölümü riski artar. Zamanla vücutta toksin seviyesi yükselir, ciddi patolojilerin gelişme riski ve cildin erken yaşlanması ortaya çıkar. Elbette, bunların hepsi dış görünüşü etkilemeden kalamaz.
“Şeker yüzü” ne anlama gelir?
Basit şekerin cilde olumsuz etkisi kanıtlanmıştır. Bu sadece şekerlemelerde değil, bazı meyvelerde de bulunur. Bazı süt ürünleri — tatlılar, şeker eklenmiş yoğurt ve lor peyniri — günlük tüketim için tamamen güvenli değildir.
Vücuttaki basit karbonhidratlar elastin ve kolajen molekülleri ile etkileşime girerek protein liflerini nispeten sert ve yoğunlaştırır. Bu değişiklikler karmaşık enzimatik olmayan süreçlerdir ve bilim insanları buna “glikasyon” adını verir.
Bilindiği gibi, glikasyon dokuların yenilenmesini yavaşlatır ve vücutta nem oranını azaltır. Bu, “şeker bağımlılığı” olarak adlandırılan buzdağının sadece görünen kısmıdır ve cildimize son derece olumsuz etkiler yapar. Sonuç olarak, epidermis incelir, kuru ve matlaşır. Kaşıntılar, kızarıklıklar ortaya çıkar, kırışıklıklar derinleşir. Bu hoş olmayan durumların hepsine “şeker yüzü” denir.
Şeker bağımlılığı diğer tüm zararlı alışkanlıklar gibi onunla mücadele etmek kolay değildir.
“Şeker bağımlılığından” kurtulmak için ne yapmak gerekir?
- İlk adım — beslenme düzenini değiştirmek, glikasyonun ana sebebi olan tatlıların fazla tüketiminden vazgeçmek. Bunu yapmadan diğer tüm sağlıklı yaşam önlemleri fayda sağlamaz;
- İşlenmiş şeker diyetten tamamen çıkarılmalıdır. Bu, kompleks karbonhidratlar, sebzeler, meyveler ve orman meyvelerinde yeterlidir. Tatlılar ayrıca kuruyemiş ve tohumlarla değiştirilebilir;
- Beslenmede protein, yağ ve lif miktarını artırın. Bu tokluk hissi verir ve kan glukozunu normale getirir;
- Su içme düzenine uyun, her zaman yanınızda bir şişe su taşıyın. Çeşitli şifalı bitki çayları için. Unutmayın ki açlık ve susuzluk merkezleri beyinde yan yana yer alır. Bu yüzden bazen bu iki hissi karıştırabiliriz;
- Şekeri diyetinizden yavaş yavaş çıkarabilirsiniz. Öncelikle bırakması en kolay yiyecekleri çıkarın;
- Günlük menüde basit şeker miktarını tüm karbonhidratların normunun %10’una kadar azaltın;
- Yemekten sonra açık havada yürüyüş yapmak, hareket halinde olmak çok faydalıdır. Fiziksel aktivite kandaki glukoz miktarını azaltmaya yardımcı olur;
- Cildin güzelliğini ve sıkılığını korumak için B vitaminleri almak, sigarayı bırakmak, güneş koruyucu ürünler kullanmak, stresi yönetmek, sağlıklı çalışma ve dinlenme düzeni yardımcı olur. Peeling ve yüz masajı gibi cilt bakımı için kozmetik uygulamaları unutmayın.