ABD genelinde Trump'a karşı protestolar: Kral olmanın bir yolu yok

Cumartesi günü binlerce kişi, Başkan Donald Trump'ı ve Washington'daki askeri geçit törenini protesto etmek için Amerika Birleşik Devletleri'nin dört bir yanındaki sokaklara çıktı. "Kral Yok" sloganıyla düzenlenen mitingler, Trump yönetimine, politikalarına ve siyasi tarzına karşı ulusal bir protesto günüydü.

Mitingler New York, Philadelphia, Houston, Los Angeles ve diğer büyük şehirlerde düzenlendi. Yerel politikacılar, sivil aktivistler ve sendika liderleri katıldı, Amerikan bayrakları salladı ve Trump'ı eleştiren pankartlar taşıdı. Başlıca talepleri, demokrasinin aşınmasına, insan haklarının çiğnenmesine ve bir kişinin mutlak güç kontrolü arayan bir otokrata dönüşmesine karşı çıkmaktı.

Bugün Washington'da düzenlenen askeri geçit töreni resmi olarak ABD Ordusu'nun 250. yıl dönümüne adanmış olsa da, Trump'ın 79. doğum günü kutlamasıyla aynı zamana denk gelmesi olaya politik bir boyut kazandırdı. Geçit törenine 6.000'den fazla asker, 150 parça askeri teçhizat ve 50'den fazla uçak ve helikopter katıldı. Ağır teçhizat Teksas'tan 2.500 km yol kat etti ve özel trenler ve kamyonlarla oraya getirildi.

Ancak bu görkemli etkinlik evrensel bir destek görmedi. Bazı politikacılar ve eski askeri liderler geçit törenini ABD Ordusu'nun siyasallaştırılması ve vergi mükelleflerinin parasının utanmazca israfı olarak değerlendirdi. Pentagon'a göre geçit töreni yaklaşık 45 milyon dolara mal oldu.

Bu arada, ülkenin diğer bölgelerinde protestolar devam etti. ICE'nin gözaltı ve sınır dışı etme uygulamalarına karşı protestolar, Los Angeles'ta sokak protestoları ve Trump'a karşı hararetli konuşmalar vardı. Özellikle, Brown Berets insan hakları örgütünün bir üyesi olan Jose Azetcla, Trump'ın göç politikasına karşı çıktı: "Bu sadece sertlik değil - bu kötü. Aileleri ayıramazsınız," dedi BBC'ye.

Philadelphia'daki Love Park'ta toplanan protestocular arasında 61 yaşındaki hemşire Karen Van Trieste de vardı. Konuşmasında, mitinge Trump'ın eyalet sağlık sistemindeki kesintiler nedeniyle katıldığını söyledi: "Demokrasimizi korumalıyız ve bunun için sesimiz duyulmalı."

Trump protestoculara sert bir uyarıyla karşılık verdi. Askeri geçit töreni sırasında protesto etmeye çalışanların "büyük bir güçle" karşılaşacağını söyledi. Bu tutum, özellikle askeriyenin sivil meselelere müdahalesi açısından daha da fazla eleştiriye yol açtı.

Şaşırtıcı bir şekilde, en büyük protestolardan birinin gerçekleştiği Los Angeles'ta, yerel yetkililer ve polis, durumun kendilerinde olduğunu ve ne Ulusal Muhafızlara ne de federal birliklere ihtiyaç olmadığını söyledi. Bazı şehirlerde durum daha da gerginleşti: Minnesota'da iki milletvekili saldırıya uğradı, biri öldü, diğeri ise ağır yaralandı. Şüphelinin arabasında bir protesto programı ve Trump karşıtı bildiriler bulundu.

Aynı zamanda kamuoyu yoklamaları Amerikalıların Trump'ın göç politikasına hala olumlu baktığını gösteriyor. CBS/YouGov anketine göre, ankete katılanların yüzde 54'ü ülkede yasadışı olarak bulunan göçmenlerin sınır dışı edilmesi politikasını destekliyor.

Kısacası, cumartesi günü Amerikan tarihinde sivil aktivizmin ve siyasi özgürlüğün en güçlü olduğu bir gün dahaydı. Trump yönetimine karşı protestolar ve gösteriler, yalnızca başkana karşı çıkanların değil, aynı zamanda ülkelerinin geleceği konusunda endişe duyan milyonlarca insanın ortak tutumunu ifade ediyordu. Protestocular hep bir ağızdan "Krallara hayır!" dediler ve bu sözler Amerikan demokratik değerlerinin hala canlı olduğunu kanıtladı.