Uranüs'ün Ariel uydusundaki buzun altında sıvı suyun bulunabileceği konusunda yeni bilgiler ortaya çıktı. Bilim insanları tarafından yapılan araştırmalara göre, buradaki okyanusun Dünya'daki Pasifik Okyanusu'ndan onlarca kat daha derin olması muhtemeldir. Bu bilimsel araştırmanın ayrıntıları uluslararası "Icarus" dergisinde yayınlandı.
Ariel, Uranyum'un en parlak ve dördüncü en büyük uydusudur. Yüzeyi eski kraterlerle kaplıdır ve bazı alanlar nispeten yeni bir yapıya sahiptir. Uzmanlar, bu değişikliklerin buzullu volkanların patlamasından kaynaklanabileceğini tahmin ediyor. Ayrıca, uydu yüzeyindeki çeşitli çatlaklar, sırtlar ve grabenler, iç basınç ve dış gerilmelerin etkisini gösterir.
Uzmanlar, Ariel'in yörünge hareketinden kaynaklanan dalga gerilme modellerini yüzeydeki jeolojik haritalarla karşılaştırarak bir dizi sonuca vardı. Görünüşe göre, geçmişte uyduların yörünge eksantrikliği bugünkünden yaklaşık 40 kat daha yüksekti. Bu, eğer buzun altında bir okyanus varsa, basıncı yüzeyi deforme edebilir ve büyük çatlaklar oluşturabilir.
Hesaplamalara göre, Ariel'deki okyanusun derinliği 170 kilometreye ulaşabilir. Karşılaştırma yapmak gerekirse, Dünya'daki Pasifik Okyanusu'nun ortalama derinliği sadece 4 kilometredir. Bu göstergeler, Ariel'i güneş sistemindeki en benzersiz uydulardan biri haline getirir.
Ayrıca, bu araştırma grubu daha önce Uranyum'un başka bir uydusu olan Miranda'da da buzul alt okyanusları olabileceğini öne sürmüştü. Johns Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Fizik Laboratuvarı'ndan Tom Nordheim şunları söyledi:
"Uranyum sisteminde küresel okyanusların varlığını gösteren daha fazla kanıt bulmaya devam ediyoruz. Bu, güneş sistemindeki su kaynakları hakkındaki görüşlerimizi genişletir."
Şimdiye kadar insanlar sadece Ariel ve Miranda'nın güney yarım kürelerini gözlemlediler. Gelecekteki özel görevlerin, bu uydularda okyanusların gerçekte varlığını doğrulayacağı ve evrim süreçlerini incelemeye olanak sağlayacağı bekleniyor.
Hatırlatmakta fayda var ki, yakın zamanda Mars gezegeninde uzunluğu 15.000 kilometreye kadar olan eski bir nehrin izlerinin keşfedildiği bildirilmişti. Bu bulgular, insanlığın uzay ve su kaynakları hakkındaki bilgilerini daha da zenginleştirmektedir.
“Zamin”i Telegram'da okuyun!
