Papa'nın Tarihi Ziyareti ve Keskin Açıklaması
Papa Leo XIV, dinlerarası diyaloğu ve barışı teşvik etmek amacıyla Türkiye'den Lübnan'a uçuşu sırasında, dünyanın en keskin sorunlarından biri olan uzun süreli Filistin-İsrail çatışmasının sorunun tek çözümü olarak bir Filistin devleti kurulmasını ve tanınmasını gösterdi. Bu, Mayıs ayında seçilmesinden bu yana gerçekleştirdiği ilk yurt dışı gezisi olup, dünya kamuoyuna güçlü bir sinyal gönderdi.
"İsrail'in şu anda bu kararı kabul etmediğini biliyoruz, ancak biz bunu tek çare olarak görüyoruz," diye vurguladı Leo XIV. Ayrıca, Vatikan'ın her iki taraf için de adil olacak bir çözüm için iki taraf arasında adil bir arabulucu olmaya çalıştığını belirtti.
Vatikan'ın Eski Tutumu
Papa'nın bu beyanı, Vatikan'ın önceki politikasının mantıksal bir devamıdır. Hatırlatmak gerekirse, Vatikan, Filistin'i resmen 2015 yılında, Papa Francis'in tahta geçmesinden iki yıl sonra bir devlet olarak tanıdı. Ancak pratikte, Filistin BM'de gözlemci ülke statüsü kazandığı 2013 yılından beri devlet olarak tanınmaktadır.
Netanyahu: "Ayıp" ve "Kabul Edilemez"
Papa'nın bu kesin pozisyonuna İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu şiddetle karşı çıkıyor. Filistin devleti kurulmasını kesinlikle kabul edilemez bir çözüm olarak görüyor ve bu pozisyonunu Eylül ayında BM Genel Kurulu'nda da yinelemişti.
Netanyahu, Filistin'i tanıyan devletlerin kararını "ayıp bir karar" olarak nitelendirdi. Şöyle uyardı: "7 Ekim'den sonra Kudüs'ten bir mil uzakta Filistinlilere devlet vermek, 11 Eylül'den sonra New York'tan bir mil uzakta El Kaide'ye devlet vermekle eşdeğer bir adımdır." Netanyahu, böyle bir kararın terörizmi teşvik edeceğini söyleyerek herkesi uyardı.
Papa'nın bu diplomatik adımı ve İsrail liderliğinin değişmez tutumu, Orta Doğu'daki barış sürecinin ne kadar karmaşık ve çelişkili olduğunu bir kez daha gösterdi.
“Zamin”i Telegram'da okuyun!
Меҳмон grubundaki ziyaretçiler bu yayına yorum yapamaz.
