Özbekistan-Kazakistan sınırında önemli değişiklikler: Hangi fırsatlar açılacak?

Özbekistan ile Kazakistan arasındaki ekonomik ilişkiler yeni bir aşamaya geçiyor. Kısa süre önce iki ülkenin gümrük idareleri başkanları arasında gerçekleşen önemli bir toplantıda bir dizi anlaşmaya varıldı. Bu da sınır kapılarındaki kuyrukları azaltmaya, ticaret hacmini artırmaya ve her iki ülke ekonomisi için yeni fırsatlar yaratmaya hizmet edecektir.

Özbekistan Devlet Gümrük Komitesi Başkanı Akmalhodja Mavlonov, Kazakistan'ın Almatı şehrine gerçekleştirdiği ziyaret çerçevesinde, Kazakistan Maliye Bakanlığı Devlet Gelir Komitesi Başkanı ile ikili bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmede, Özbekistan ile Kazakistan arasındaki karşılıklı ticaret hacmini daha da geliştirme planları ve 2030 yılına kadar dış ticaret hacminin 10 milyar ABD dolarına çıkarılması hedefleri ele alındı.

Bu büyük hedef, her iki ülkenin gümrük idarelerinin önüne bir dizi yeni görev koymaktadır. Özellikle, sınır kapılarında araç trafiğinin etkin bir şekilde yönetilmesi, yük taşıtları için sıra sisteminin düzenlenmesi ve tarım ürünlerinin ihracat ve ithalatını kolaylaştırmak amacıyla özel, basitleştirilmiş "yeşil koridor" rejimi hayata geçirilecektir.

Verilen bilgilere göre, Haziran ayından itibaren Özbekistan'da kademeli olarak "Elektronik Sıra" sistemi uygulanmaya başlayacak. Bu yenilikçi sistem ilk kez Özbekistan-Kazakistan sınırında bulunan "Navoi" gümrük kapısında devreye alınacak. Bu yenilik kuyruklarda bekleme sürelerini azaltacak, yük taşımacılığı sürecini hızlandıracak ve girişimcilere büyük kolaylıklar sağlayacaktır.

Ayrıca iki ülkenin gümrük idareleri arasında bilgi paylaşımı sürecinin geliştirilmesi konusu da özel olarak ele alındı. Özellikle büyük denetim-tarama komplekslerinden elde edilen tarayıcı görüntülerinin karşılıklı paylaşılması olanakları görüşüldü. Bu da malların kontrol sürecini hızlandıracak ve kaçakçılık ile diğer yasa ihlallerine karşı mücadelede etkinliği artıracaktır.

Bunun yanı sıra, iki ülke arasındaki "Ok oltin–Selinniy" ve "Malik–Sirdarya" sınır gümrük kapıları üzerinden boş yük taşıtları ve küçük boyutlu yüklerin geçişinin düzenlenmesine de özel dikkat gösterildi. Bu değişiklikler Özbekistan’ın "Yallama", "Najimov" ve "Sirdarya" gibi önemli sınır kapılarında oluşan yük ve kuyrukları önemli ölçüde azaltacaktır.

Toplantı kapsamında ayrıca, her iki ülkede gümrük idareleri temsilcilerinin oluşturulması konusundaki anlaşmalar da ele alındı. Bu temsilciler ticaret ilişkilerinin etkin yönetimi, ortaya çıkan sorunların hızlıca çözülmesi ve gümrük kontrolünün iyileştirilmesine yardımcı olacaktır.

İki ülke arasındaki sınır kapılarında yeniden inşa çalışmalarının da aktif bir şekilde devam ettiği vurgulandı. Şu anda "Giştkuprik" ve "Davud ota" kapılarında inşaat çalışmaları son aşamaya getirilmiştir. Ayrıca "Sirdarya" kapısında da geniş çaplı yeniden yapılandırma çalışmaları planlanmaktadır.

Karşılıklı ticaret ilişkilerinde meydana gelen çeşitli istatistiksel uyuşmazlıkların önlenmesi amacıyla işbirliğinin güçlendirilmesi konusunda da mutabakat sağlandı. Gümrük istatistiklerinin doğruluğunun sağlanmasının her iki ülkenin ekonomileri açısından önemine ayrıca dikkat çekildi.

Bununla birlikte toplantı sırasında iki ülke gümrük laboratuvarları arasındaki işbirliği ve personelin niteliklerinin artırılması konusunda anlaşmalar da sağlandı. Bu kapsamda ileri düzey deneyimlerin paylaşımı, eğitimlerin düzenlenmesi ve yeni yöntemlerin uygulanması planlanmaktadır.

Toplantının sonunda, iki ülke gümrük idareleri başkanları, işbirliğini yeni bir seviyeye taşıyan üç önemli belgeyi imzaladı. Bu anlaşmalar sadece iki ülke arasındaki ekonomik bağların daha da güçlendirilmesine değil, aynı zamanda işletmeler ve girişimciler için de geniş fırsatlar yaratılmasına katkı sağlayacaktır.

Bununla birlikte, 1 Şubat 2025 tarihinden itibaren, Özbekistan ile Kazakistan arasındaki "Tajen–Davud ota" sınır kapısından binek otomobiller, otobüsler ve taşıma kapasitesi 3,5 tona kadar olan araçların geçişleri, yeniden yapılandırma çalışmaları tamamlanana kadar geçici olarak durduruldu.

Yeni anlaşmalar, hiç şüphesiz iki komşu ülke arasındaki ticari ilişkileri güçlendirmekle kalmayıp, bölgesel ekonomik büyümeye de büyük bir ivme kazandıracaktır. Bu da her iki ülke halklarının müreffeh bir geleceğe ulaşmaları yolunda önemli bir adımdır.