
Taşkent şehrinde insanın içini ürperten korkunç bir olay yaşandı.
Sebebi — özel bir anaokulunda yaşanan zalimce muamele ve bunun sonucunda küçük bir çocuğun hayatını kaybetmesi oldu.
“Jajji nihollar” adlı özel okul öncesi eğitim kurumunda 2 yaşındaki Zubayr Anvarjonov, bakıcısı tarafından işkenceye maruz bırakıldı ve hayatını kaybetti. Mahkeme belgelerine göre, 1997 doğumlu Laylo Alimova bu anaokulunda bakıcı olarak çalışıyordu. 1957 doğumlu Vazira Giyazova ise metodist pozisyonunda görev yapıyordu. Ceza davası belgelerine göre, 9-11 Aralık 2024 tarihleri arasında çocuk sadece ihmale değil, aynı zamanda şiddetli bir disiplin sürecine maruz kaldı. Giyazova yemek yemediği için çocuğu başından vurdu, kıyafetlerinden sürükledi ve ardından yatağa sertçe fırlattı. Laylo Alimova ise öğle uykusuna yatmayan çocuğa daha da zalimce davrandı. Onu defalarca kaldırıp yere fırlattı. Ağzına çarşaf soktu, boynunu sıktı ve sırtına tekme attı. Kendi ifadesine göre bu hareketleri “öfke anında” yaptı. Mahkemede suçunu tamamen kabul etti ve içten pişmanlık duyduğunu ifade etti. Ama pişmanlık hiçbir şeyi değiştirmedi. Çocuğun hayatı sona erdi. Alimova'nın ifadesine göre, 11 Aralık günü Zubayr yatmayıp ağlıyordu. Onu üç kez ayağıyla tekmeledi. Vücudu duvara çarptı. Daha sonra onu kaldırıp yatağa fırlattı. Bu sırada Giyazova odaya girip çocuğu tekrar itti ve “Uyumazsan seni öldürürüm” diyerek çıktı.
Kısa süre sonra bakıcı çocuğa tekrar şiddet uyguladı. Yüzüne tokat attı, dövmeye devam etti. Sonra tekrar fırlattı ve korkutucu sözlerle tehdit etti. Hatta pencereden atmakla tehdit etti. Bu sadece şiddet değil, ciddi bir fiziksel ve psikolojik baskıydı. Saat 14:21 civarında Zubayr’ın yanına bir sandalye koyup oturdu. Ağlamaya devam eden çocuğun sesini kesmek için ağzına kendi çarşafını tıktı. Ağzını eliyle kapattı, defalarca boğdu ve yüzüne vurdu. Bu hareketler çocuğun hayati işlevlerine zarar verdi. Sonunda çocuk hareketsiz kaldı. Korkan bakıcı onu tuvalete götürüp yüzünü yıkadı, sonra tekrar yatırdı. Ama çocuk hâlâ hareketsizdi. Diğer çalışanları çağırdı. Ambulans çağrıldı. Doktorlar geldi ve çocuğu hastaneye götürdüler. Ama artık çok geçti. 14 Aralık 2024'te Zubayr Anvarjonov, hastanede tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Mahkemede Laylo Alimova, Ceza Kanunu’nun 104. maddesinin 3. fıkrası “d” bendi (kasten ağır bedensel zarar verip ölümüne sebep olmak) uyarınca suçlu bulundu. Ceza Kanunu’nun 57. maddesi uygulanarak 6,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Vazira Giyazova ise Ceza Kanunu’nun 110. maddesi 2. fıkrası “a” ve “b” bentleri uyarınca suçlu bulunarak 3 yıl özgürlüğü kısıtlama cezası aldı.
Bu olay yalnızca çocuğun ailesi için değil, tüm toplum için de sarsıcı oldu. Ebeveynlerin güvenini suistimal eden bakıcılar artık ceza aldı. Ama şu soru açık kalıyor: Bu tür zulümler nasıl bu kadar geç ortaya çıkıyor? Anaokullarındaki denetim mekanizmaları ne kadar etkili? Bir çocuğun hayatı kurban edildi. Diğerlerini korumak toplumun görevidir. Bu tür trajedilerin tekrar yaşanmaması için tüm özel ve kamu kurumlarında iç denetim güçlendirilmelidir. Yeni teknolojiler, kamera sistemi, pedagojik testler ve çocuklarla çalışmaya yönelik lisanslar — hepsi yeniden gözden geçirilmelidir. Her anne-baba çocuğunu güvenli ellere teslim ettiğinden emin olmak ister. Ama bu güven ne kadar karşılık buluyor — bu soruya toplum cevap vermelidir. Bu olay, eğitim kurumlarındaki sorumsuzluk ve şiddete karşı ciddi bir uyarıdır. Her çocuk sevgi, ilgi ve şefkatle büyütülmeye hak sahibidir. Zubayr Anvarjonov’un kısa ömrü, hepimiz için acı bir ders olarak kalacaktır. Telegram’da «Zamin»i takip edin!
Ctrl
Enter
Bir Hata mı buldunuz?
İfadeyi seçin ve Ctrl+Enter tuşuna basın İlgili haberler