
Özbekistan’da arabaların yasa dışı olarak sınırı geçirme vakaları yeniden arttı. Gümrük Komitesi Kaçakçılıkla Mücadele Müdürlüğü, toplam 59 aracı paralı olarak Tacikistan’a yasa dışı yollayan sekiz kişilik bir çeteyi ortaya çıkardı.
Yetkililere göre grup üyeleri, her araç için ortalama 100–200 ABD doları alarak araçları “Oybek”, “Khovosobod”, “Andarkhon” ve “Pop” sınır gümrük noktalarından geçirdi. Arabalar Volkswagen, BYD, Honda, Kaiyi X3, Faw ID4 ve Geely Geometry gibi dünya markalarının modern modelleriydi.
Ulusal güvenlik pahasına kişisel çıkarlar
Resmi bilgilere göre suça karışanlar arasında 1982’de Buhara’da, 1991 ve 2001’de Taşkent bölgesinde, 1998 ve 1986’da Namangan’da doğan vatandaşlar vardı. Bu kişiler, yüz milyonlarca som değerindeki araçların yasadışı şekilde ülke dışına çıkarılmasına yardımcı oldu.
Her fail, 9 ila 12 araç taşımada aktif rol aldı. Hizmetleri karşılığı sadece nakit aldı, resmi sözleşme veya belge düzenlemedi.
İlginçtir ki tüm bu araçlar daha sonra Tacikistan pazarında yasa dışı şekilde satıldı ve iade edilmedi. Bu da gerçek sahiplerinin ciddi maddi ve hukuki zarar gördüğü anlamına geliyor.
Bağlı riskler ve “ücretli vekâlet tehlikesi”
Gümrük Komitesi kamuoyuna seslenerek, araçlarını başkalarına vekâletle devretmemeleri ve bu tür işlemlerde azami tedbirli olmaları çağrısında bulundu. Özellikle sınır geçişi ihtimali olan durumlarda hemen kolluk kuvvetlerine başvurmaları önemle vurgulandı.
Hatırlatalım, 2024 sonunda Kun.uz editörlüğü, Abdullah Abdurassulov adında bir kişinin, araçları taksitle alıp Kazakistan’a götürdüğü ve sattığına dair iki bölümlü bir soruşturma yayınlamıştı. Sınırdan geçişi “gümrüğe rüşvet verirsen geçiriyorlar” diyerek açıklamıştı.
O sırada Gümrük Komitesi, yüzlerce aracın “Yallama” noktasından yasa dışı şekilde geçirildiğini ancak memurların karıştığına dair delil bulunmadığını açıklamıştı. Ancak yarım yıl sonra benzer olay — bu kez Tacikistan yönünde — yaşandı.
Soruşturma ve yasal önlemler
Komite verilerine göre, bu dava şu anda Gümrük Komitesi Soruşturmalar ve İdari Uygulama Müdürlüğü tarafından ön soruşturma aşamasında yürütülüyor. Suçlulara yönelik ceza davaları Ceza Kanunu’nun ilgili maddesi kapsamında açıldı ve soruşturma makamına sevk edildi.
Bu durum, araçlarını vekâletle başkalarına devreden vatandaşların güveninin halen yüksek olduğunu gösteriyor. Ancak bu güven, ciddi hukuki, maddi ve hatta suç teşkil edecek sonuçlar doğurabilir.
Sonuç: Kanun üstün, güven sınırlı olmalı
Ülkedeki araç akışı yıldan yıla artarken, bunları yasa dışı kanallar aracılığıyla ihraç etme girişimleri de keskin şekilde arttı. Bu tür suçlar yalnızca özel mülkiyeti değil, aynı zamanda ulusal sınır güvenliğini de tehdit ediyor.
Kanun üstün olduğuna göre, bu tür eylemlere karşı kararlı önlemler alınmalıdır. Bu yüzden her vatandaş, aracını vekâletle devretmeden önce yasal riskleri değerlendirip hukuki danışmanlık almayı alışkanlık haline getirmelidir. Telegram’da «Zamin»i takip edin!
Ctrl
Enter
Bir Hata mı buldunuz?
İfadeyi seçin ve Ctrl+Enter tuşuna basın
İlgili haberler