Amerika Birleşik Devletleri’nin siyasi sahnesinde bir kez daha yüksek yankı uyandıran bir olay kaydedildi. Başkan Donald Trump, ülkenin en etkili yayınlarından biri olan The New York Times’a karşı dava açtı. Talebine göre, gazete 15 milyar dolar tazminat ödemelidir.
Trump, Truth Social sosyal ağındaki hesabında şu ifadeyi kullandı: “The New York Times yirmi yılı aşkın süredir sizin sevgili başkanınız (benim hakkımda!), ailem, işim, ‘Önce Amerika’ sloganım ve tüm ülkemiz hakkında asılsız ve yalan bilgiler yayıyor,” — diye sert bir açıklama yaptı.
Başkana göre, yayın organı 2024 seçim sürecinde hiçbir tarafsızlık göstermedi ve o dönemde başkan yardımcısı görevinde bulunan Kamala Harris’i açıkça destekledi. Bu nedenle gazeteyi “radikal demokrat parti’nin sesi” olarak nitelendirdi.
Trump, medyadaki tavizsiz mücadelesiyle zaten tanınıyor. Onun sözlerine göre, birçok medya kuruluşu yıllardır kendisi hakkında temelsiz hakaretler yayıyor ve itibarını sarsmaya çalışıyor. Bu nedenle yalnızca The New York Times’a değil, aynı zamanda ABC News, CBS televizyon kanalları ve The Wall Street Journal’a karşı da dava açtı. Gelen bilgilere göre, ABC News ve CBS ile mahkeme öncesi uzlaşmaya varıldı, ancak The New York Times meselesi hâlâ açık durumda.
Analistlerin görüşüne göre, bu tür girişimler Trump’ın siyasi stratejisinin bir parçası olarak değerlendirilebilir. Çünkü o kendisini medyaya karşı bir “kurban” gibi göstererek seçmenlerin ilgisini daha da çekmeye çalışıyor.
Uzmanlar, eğer dava kabul edilirse bunun yalnızca Amerika’da değil, tüm dünyada medya ile siyaset arasındaki ilişkilere büyük etkisi olabileceğini vurguluyor. Çünkü 15 milyar dolarlık tazminat, medya tarihinin en büyük davalarından biri olarak kayda geçecek.
Kamuoyu ise şimdilik ikiye bölünmüş durumda: kimileri Trump’ın haklı olduğunu düşünürken, diğerleri onun basın özgürlüğüne tehdit oluşturduğunu söylüyor. Ancak kesin olan bir şey var: bu dava Amerika’nın siyasi sahnesinde uzun süre tartışılacak.
“Zamin”i Telegram'da okuyun!
