
Boşanma sadece evliliğin sona ermesi değil, birçok erkek için ağır bir psikolojik darbe, hayattaki temel dayanakların kaybı ve fiziksel durumda da bir gerilemedir. Dünya genelinde 106 milyondan fazla erkeğin verileri analiz edilerek yapılan yeni bir araştırma bu gerçeği bir kez daha ortaya koydu.
Bilim insanlarına göre, boşanmış erkeklerin intihar etme olasılığı evli erkeklere kıyasla en az 5 kat daha yüksek. En riskli grup ise 35 yaş altındaki genç erkeklerdir. Onlarda sosyal izolasyon, yalnızlık duygusu ve eş gibi temel duygusal desteğin kaybı nedeniyle bu risk 9 kata kadar çıkabilir.
Uzmanlar, bu duruma yalnızca bireysel bir sorun olarak yaklaşılmaması gerektiğini vurguluyor. Erkekler çoğu zaman içsel acılarını gizlemeye, duygusal acılarını göstermemeye çalıştıkları için intihar vakaları çoğunlukla kimse fark etmeden gelişiyor.
Araştırmada ayrıca, boşanmış erkeklerde ruh sağlığı sorunları, uyku bozuklukları, aşırı alkol tüketimi ve iş performansında düşüş gibi durumların yaygın olduğu belirtiliyor. Ayrıca toplumda boşanmış erkeklere yönelik olumsuz sosyal stereotipler de ek bir baskı unsuru oluşturuyor.
Araştırmanın yazarları, devletleri ve toplumu, erkeklerin boşanma sonrası dönemdeki ihtiyaçlarına ciddi şekilde eğilmeye çağırıyor. Psikolojik destek, sosyal bağlantı imkânları ve erkeklere özel uyum programları bu sorunun hafifletilmesine yardımcı olabilir.
En önemlisi, insanlar arasındaki ilişki nasıl biterse bitsin, her bireyin ruhsal durumu toplumun genel sağlığının bir yansımasıdır. Özellikle boşanma gibi yaşam sınavlarında erkeklerin duyulmaya, anlaşılmaya ve desteklenmeye ihtiyacı vardır. Telegram’da «Zamin»i takip edin!
Ctrl
Enter
Bir Hata mı buldunuz?
İfadeyi seçin ve Ctrl+Enter tuşuna basın İlgili haberler