Orta Doğu’daki siyasi ve askeri gerilimler zemininde, İran’ın Yüce Lideri Ayetullah Ali Hamaney, ABD veya İsrail tarafından gelebilecek olası bir saldırı durumunda iktidarın kesintisiz şekilde devam etmesi için çok önemli bir adım attı. Bu konuda Amerikan gazetesi The New York Times, İran’daki kaynaklarına dayanarak haber yaptı.
Bilgilere göre, Hamaney Uzmanlar Meclisi’ne özel bir talimat verdi ve öldürülmesi veya resmi olmayan bir şekilde görevden alınması halinde halefin derhal atanmasını sağlama talebinde bulundu. O, üç denenmiş ve tecrübeli adayı seçerek, onları gizli bir listeye kaydetti.
Bu olağan bir durum değildir. İran’da yüce lider değişimi genellikle birkaç ay süren, din ve siyaset kavşağında karmaşık bir süreçtir. Fakat bu sefer durum tamamen farklı — ülke savaş halinde. Bu nedenle Hamaney, iktidarın üst tabakasını hızlı ve aşamalı şekilde yenilemeyi hedefledi.
Dikkat çekicidir ki, Hamaney’in oğlu Mücteba Hamaney bu pozisyona en büyük aday olarak gösterilmişti. Fakat The New York Times kaynaklarına göre, o, babasının seçtiği halefler arasında yok. Bu da siyasi kulislerde dolaşan söylentileri ortadan kaldırdı.
Aynı zamanda, Hamaney yalnızca kendi yerine değil, askeri komutanlar ve önemli devlet adamları öldürülürse onların yerine kim atanacağını da önceden belirledi. Bu, İran yönetiminin askeri ve siyasi hazırlığının en üst seviyede olduğunu gösteriyor.
Makalede belirtildiğine göre, İsrail’in İran’a karşı gerçekleştirdiği ilk saldırılardan sonra ülkedeki siyasi elit ve çeşitli siyasi gruplar çok ender rastlanan bir birlik içinde hareket ediyor. Bu konuda reformist siyasetçi, İran’ın eski cumhurbaşkanı yardımcısı Muhammed Ali Ebtehayi de vurgu yaptı. Ona göre, İsrail İran toplumunun iç birliğini yanlış değerlendirdi ve dış tehdide karşı tüm ülke savunma pozisyonu aldı.
The New York Times kaynaklarına göre, şu anda İran yönetimini üç temel tehdit ciddi şekilde rahatsız ediyor:
1. Hamaney’e karşı olası bir suikast;
2. ABD’nin resmen çatışmaya katılması;
3. Ülkenin stratejik altyapısına yönelik geniş çaplı ve yıkıcı saldırılar.
Bu tehditler o kadar ciddi değerlendiriliyor ki, İran istihbarat servisi personeline cep telefonları, internet ve diğer elektronik iletişim araçlarını kullanmayı yasakladı. Hatta gizlice yer altı sığınaklarına geçmeleri emredildi. Bu uygulama, savaş halindeki ülkeler için en üst düzeyde güvenlik önlemi olarak kabul ediliyor.
Böylece İran, yalnızca dış saldırıyı değil, iç bölünmeyi de önlemeyi amaçlıyor. Gözlemciler bu süreçleri dikkatle takip ediyor. Çünkü bölgedeki her siyasi hareket sadece İran’ı değil, tüm Müslüman dünyasının ve uluslararası jeopolitik durumun geleceğini etkiliyor. Telegram’da «Zamin»i takip edin!
Ctrl
Enter
Bir Hata mı buldunuz?
İfadeyi seçin ve Ctrl+Enter tuşuna basın İlgili haberler
