
ABD Başkanı Donald Trump'ın nükleer testlerin yeniden başlatılması hakkındaki açıklaması dünya kamuoyu arasında ciddi tartışmalara yol açtı. The Washington Post'a göre, bu eylem sadece uluslararası güvenliğe bir tehdit olarak değerlendirilmekle kalmadı, aynı zamanda Nobel Barış Ödülü'nü kazanma niyetini de bozabilir.
Yayına göre, Trump Pentagon'a "Rusya ve Çin ile eşit şartlarda" nükleer silah testlerini başlatması talimatını verdi. Bu karar, analistlere göre, Çin lideri Xi Jinping ile yapılacak ticari görüşmeler öncesinde askeri gücünü gösterme girişimiydi. Aynı zamanda, bu eylemin ABD'nin uzun vadeli nükleer politikasını önemli ölçüde değiştirme ve küresel dengeyi etkileme olasılığını artırıyor.
Makale, nükleer testlerin yeniden başlatılmasının ABD'nin barışçıl imajına ciddi bir gölge düşürdüğünü vurguluyor. Silah kontrol uzmanları da Trump'ın açıklamasını tehlikeli ve asılsız olarak değerlendirdi.
Silah Kontrolü Derneği İcra Direktörü Deryl Kimball'a göre, ABD'nin nükleer patlama testlerini yeniden başlatmak için herhangi bir teknik veya askeri ihtiyacı yoktur. "Bu karar siyasi bir gösteriden başka bir şey değil. Ulusal Nükleer Güvenlik Dairesi bu işi yapmaya hazır değil - bu tür denemelerin yeniden başlatılması en az 36 ay sürecek," dedi.
Ajans çalışanlarının büyük çoğunluğunun şu anda "şattaun" nedeniyle ücretsiz tatilde olduğu için bu fikrin gerçekçi olmadığını söyledi.
Carnegie Uluslararası Barış Fonu araştırmacısı Tun Zhao, bu açıklamanın Pekin'i de nükleer programını hızlandırmaya teşvik edebileceğini vurguladı. "Vashington yeni teknolojiler üzerinde çalışmaya başlarsa, Pekin'in de bu yolu izleme olasılığı yüksek," dedi.
Trump, 30 Ekim'de nükleer testlere yakında başlayacağını duyurdu. Ona göre, ABD'nin diğer nükleer ülkeler gibi cephaneliğini kontrol etme hakkı vardır. Bu, uluslararası arenada yeni silahlanma yarışı riskini artırıyor.
Kremlin de bu açıklamaya resmi bir yanıt verdi. Rusya Devlet Başkanı basın sözcüsü Dmitry Peskov, Rusya'da gerçekleştirilen "Burevestnik" ve "Poseydon" roket testlerinin nükleer patlamalar içermediğini ve uluslararası anlaşmaları ihlal etmediğini belirtti. "Umarım bu bilgi Başkan Trump'a doğru bir şekilde aktarıldı," dedi.
Analistlere göre, Trump'ın nükleer testler hakkındaki açıklaması uluslararası itibarını olumsuz etkileyebilir. Nobel Barış Ödülü'ne aday olan siyasetçi için bu karar, yalnızca diplomatik açıdan değil, aynı zamanda iç siyasi alanda da çelişkili bir adım olarak görülüyor.
Böylece, Washington'daki nükleer politika etrafındaki tartışma daha da yoğunlaşıyor. Birçok uzman, ABD'nin nükleer testleri yeniden başlatmasının yalnızca küresel istikrarı değil, aynı zamanda dünya barışını da ciddi şekilde tehlikeye atabileceğini vurguluyor.
“Zamin”i Telegram'da okuyun! 
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
 