İtalyan futbolu güçlü mü yoksa İngiliz futbolu mu? Yaz transfer döneminde AC Milan'dan katılan Tijani Reynders, kısa sürede Manchester City'nin kilit oyuncularından biri haline geldi. 27 yaşındaki Hollandalı orta saha oyuncusu, izleyicilere İtalyan ve İngiliz futbolunun temel farklılıklarını vurgulayarak izlenimlerini paylaştı.
İngiliz Premier Ligi'nde fiziksel çatışmaların daha fazla olduğunu, maç temposunun ve hızının da daha yüksek olduğunu belirtti. Oradaki dövüşler, her dakikada direniş ve güç gerektiren ayrı bir temalı mücadeledir. İtalya'da ise durum farklı - burada taktika, takım disiplini ve şemalar oyun mantığını belirler. "İngiltere Premier Ligi'nde fiziksel mücadele daha fazla, tempo ve hız daha büyüktür. Premier Lig'de gördüğünüz dövüşler ayrı bir konu. İtalya'da taktik futbol, İngiltere'de ise güce dayalı futbol oynanır. Burada kendini koruyabilmeli. "İngiltere'de bu özelliği geliştirmeyi öğrenmeye odaklanmalıyım," dedi Reynders.
Böylece, iki lig arasındaki kriterleri gözden geçirdi: Calcio'da oyun daha çok pozisyona dayalı düşünme ve plana dayanırken, İngiltere'de oyun eşiği hızlı karar ve fiziksel baskı ile belirlenir. Demek ki, bu görüşe göre, İtalya'da rakibin taktiksel dikkatini dağıtmak, alanı doğru bir şekilde dağıtmak, düzenleri zamanında değiştirmek öncelikliyse, İngiltere'de rakibin baskısını yenmek, düellolarda üstünlük sağlamak ve yüksek tempoyu korumak belirleyici bir faktör olacaktır.
Reynders kariyerine Hollanda'da Zwolle ve Twente sisteminde başladı. Daha sonra Valveyk ve AZ Alkmaar'da forma giydi ve büyük sahada kendini kanıtladı. Son iki sezonda AC Milan'ı temsil etti ve Serie A'da taktik kültürü ve oyun disiplinini daha derinlemesine özümsedi. Bunu takiben City'ye gitti ve Manchester onu 55 milyon € karşılığında transfer etti.
City'de ise ilk günlerden itibaren hız, dinamik ve fiziksel güce yönelik oyun kriterlerine uyum sağlama ihtiyacı vardı. Reynders'ın kendisinin de belirttiği gibi, bu ligde kendini savunabilme yeteneği yalnızca zihinsel dayanıklılık değil, aynı zamanda fiziksel dayanıklılık, dövüşlerde kararlılık ve ilk adımda yanıt verme hızı ile ölçülür. Aynı zamanda, İtalya'daki pozisyondaki oyun deneyimini kaybetmeden İngiltere'nin dinamiklerini benimsemeye çalışıyor - bu denge onun yeni rolünü güçlendiriyor.
Aslında, "hangi lig daha güçlü?" sorusuna tek bir cevap yoktur. Reynders'ın bakış açısından, İtalya taktiksel bir okul, oyun fikri öncelikli bir ortamdır; İngiltere, yüksek hız, fiziksel direnç ve sürekli baskı okulu. Birincisi oyunu akıllıca okumayı gerektirirken, ikincisi fiziksel uygunluğu ve tepki hızını test eder. Bu nedenle, birçok oyuncu için iki ligdeki deneyim tamamlayıcı bir faktör haline gelir.
Reynders'ın örneğinde bu yasa bir kez daha görülüyor: Serie A'daki taktik deneyimini Premier Lig ruhu - güç, tempo ve rekabet - ile birleştirerek City'de lider olarak hissetmeye başladı. Yani, sorudan ziyade, cevap şudur: her iki ortam da kendi yönünde güçlüdür - oyuncunun potansiyelini tam olarak hangi mekânda ortaya koyduğuna bağlıdır. Reynders ise buna hazır olduğunu kanıtlıyor.
Telegram’da «Zamin»i takip edin!