Almanya ve İsrail siber güvenlikte yeni stratejik yön başlattı

Dünya çapında siber güvenlik tehditlerinin giderek arttığı bir dönemde, Almanya dış ortaklarıyla bu alandaki ilişkilerini güçlendirmeye özel önem veriyor. Bu amaçla ülkenin İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt, İsrail’e resmi bir ziyarette bulunarak iki devlet arasındaki yeni işbirliği çerçevelerini ilan etti, diye bildiriyor Bild.de.

Tel Aviv yakınlarında yer alan Bat Yam şehrindeki görüşmeler sırasında Dobrindt, Almanya tarafından hazırlanan ve uygulanması planlanan beş maddelik yeni “siber kubbe” programını sundu. Bu programın temel amacı — Almanya’nın iç ve dış siber savunma kapasitesini kayda değer ölçüde artırmak, özellikle de Almanya ile İsrail arasındaki stratejik işbirliğini daha da geliştirmektir.

Alexander Dobrindt, bu girişim kapsamında siber tehditlerle mücadelede sadece askeri imkânlarla sınırlı kalınmaması, sivil savunma, hızlı uyarı sistemleri ve iç istihbarat birimleri arasında etkili işbirliğinin sağlanmasının önemli olduğunu düşünüyor. Bu nedenle, iki ülkenin önde gelen uzmanlarının katılımıyla yeni bir siber araştırma merkezi kurulacak.

Dobrindt’in vurguladığına göre, “güvenlik alanında bir atılım yapmak isteyen kişi sadece askeri savunmaya değil, aynı zamanda devletin genel gücünü artıracak tüm unsurlara dayanabilmelidir.” Onun sözlerine göre, mevcut küresel durumda Almanya yalnızca kendi güvenliğini değil, Avrupa Birliği’nin ve yakın ortak ülkelerin güvenliğini de dikkate almak zorundadır.

Yeni beş maddelik stratejik planın ana başlıkları şunlardır:
1. Almanya ile İsrail arasında siber güvenlik alanındaki işbirliğinin kurumsal düzeyde güçlendirilmesi;
2. Sürekli işbirliği içinde çalışacak bir siber araştırma merkezinin kurulması;
3. Sivil savunma sistemlerinin modernize edilmesi ve tehditlere karşı hızlı uyarı platformlarının oluşturulması;
4. İstihbarat ve güvenlik kurumları arasında bilgi paylaşımının ve işbirliğinin derinleştirilmesi;
5. Almanya topraklarında drone karşıtı savunma kapasitesinin genişletilmesi.

Bu ziyaretin ve girişimlerin Almanya’nın İsrail ile ilişkilerinde yeni bir aşamaya geçtiğini gösterdiği belirtilmelidir. Alexander Dobrindt, İran-İsrail arasındaki son askeri çatışmalardan sonra İsrail’i resmen ziyaret eden ilk üst düzey Alman yetkili oldu. Bu ziyareti, yeni Şansölye Friedrich Merz stratejik bir adım olarak değerlendirmektedir.

Böyle anlaşmalar, küresel çapta güvenlik sistemlerinin kurulmasında elbette özel bir öneme sahiptir. İsrail, dünyadaki en yüksek siber teknolojik tecrübeye sahip ülkelerden biri olarak kabul edilmektedir. Almanya ise bu deneyimden faydalanarak kendi kapasitesini daha da güçlendirmeyi planlamaktadır.

Analistlere göre, bu tür yakın işbirliği yalnızca Avrupa güvenliği için değil, aynı zamanda Orta Doğu’daki istikrar için de olumlu etkiler yaratabilir. Özellikle, drone teknolojileri ve yapay zekâ ile gerçekleştirilen siber saldırılara karşı etkili savunma sistemlerinin kurulması, istihbarat verilerinin hızlı bir şekilde paylaşılması ve tehditlere birlikte yanıt verilmesi gelecekte önemli bir stratejik avantaj haline gelebilir.

Almanya–İsrail arasındaki yeni siber savunma işbirliği yalnızca iki ülkenin çıkarları için değil, küresel güvenlik için de önemli bir adım olmaktadır. Şu anda tüm çabalar yapay zekâ, drone ve internet yoluyla yürütülen saldırılara karşı sürdürülebilir bir yanıt bulmaya yönelmiş durumda. Bu açıdan bakıldığında, siber kubbe planı — geleceği koruma anlamına gelmektedir.

Fotoğraf: Eyal Warshavsky Telegram’da «Zamin»i takip edin!