Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump, 13 Ekim’de İsrail Parlamentosu — Knesset’te konuşma yaptı. Jerusalem Post’un haberine göre, konuşması milletvekilleri tarafından alkışlarla karşılandı. Trump bu ziyareti “hayatımın en büyük onurlarından biri” olarak tanımladı.
Başkana göre, HAMAS barış anlaşmasında yer alan silahsızlanma maddesini kabul etti. “HAMAS silahsızlanma planını uygulamayı kabul etti. Bu, barışın başlangıcıdır,” dedi Trump. Ayrıca, Gazze Şeridi’ndeki uzun yıllardır süren çatışmanın sona erdiğini ve bölgede yeni bir dönemin başladığını vurguladı.
Knesset Başkanı Amir Ohana konuşmanın ardından Trump’ı övdü. “ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson ile birlikte, gelecek yıl Barış için Nobel Ödülü’ne aday gösterilmenizi teklif ediyoruz. Sizden daha layık bir kişi yok, Sayın Başkan,” dedi.
İsrail muhalefet lideri Yair Lapid de oturumda söz alarak, “Bu dünyada iyilik ve kötülük var. Eğer HAMAS, Hizbullah veya İran rejiminin yanındaysanız, kötülüğün tarafındasınız. İsrail’in yanındaysanız — adaletin tarafındasınız,” dedi.
Bu sırada iki milletvekili — Ayman Odeh ve Ofer Cassif — Trump konuşurken “soykırım” yazılı pankart kaldırdıkları için salondan çıkarıldı.
Trump konuşmasında İsrail’e yapılan askeri yardıma da değindi. “İsrail’e çok sayıda silah verdik. Bibi (Netanyahu) beni arayıp belirli silahlar istediğinde, onları hazırlayıp gönderdim. Bunlar en modern ve etkili silahlardı ve barışa giden yolu açtı,” dedi.
Başkana göre, Gazze’nin askerden arındırılması planı bölgedeki birçok ülke tarafından destekleniyor. “HAMAS silahsızlandırılacak. İsrail’in güvenliği artık hiçbir şekilde tehdit altında olmayacak,” dedi Trump.
Daha önce HAMAS’ın rehineleri kademeli olarak serbest bırakmaya başladığı bildirilmişti. İlk grupta 7, ikinci grupta ise 13 kişi İsrail’e iade edildi.
Anlaşmaya göre, rehineler karşılığında İsrail hapishanelerinden ömür boyu hapse mahkûm 250 Filistinli mahkûm ve savaşın başlangıcından bu yana tutuklanan 1700 kişi serbest bırakılacak.
Böylece, Donald Trump’ın İsrail’deki konuşması sadece diplomatik bir adım değil, aynı zamanda dünya siyaset sahnesinde yeni bir tarihi dönem olarak değerlendiriliyor.
“Zamin”i Telegram'da okuyun!