"Örümcek Ağı": Ukrayna elindeki kartlardan birini açtı

Başlarda Kiev'e ciddi baskı yapan ABD Başkanı Trump, o meşhur tartışmada Zelenskiy'e defalarca: "Elinizde kart yok!" demişti. Ama öyle olmadığı anlaşılıyor. Ukrayna, Rusya'nın en iç kesimlerinde bile başarılı operasyonlar yürüterek elindeki "kartlardan" birini masaya koydu.

1 Haziran günü Ukrayna "Örümcek Ağı" operasyonunu gerçekleştirdi. Bu, savaşlar tarihindeki en benzersiz operasyonlardan biri oldu.

Rusya, dünyanın en geniş topraklarına sahip devleti. Kaliningrad'dan Vladivostok'a kadar 10 bin kilometreden fazla. Buna rağmen Ukrayna, Rusya'nın iç kesimlerinde, cephe hattından çok uzak bölgelerde bile saldırılar gerçekleştirmeyi başardı. Nitekim İrkutsk bölgesindeki "Belaya", Ivanovo bölgesindeki "Ivanovo", Murmansk bölgesindeki "Olenya" ve Ryazan bölgesindeki "Dyagilevo" askeri hava üssülerine dronlarla saldırılar düzenlendi.

Ukrayna, bu uzak mesafedeki askeri havaalanlarına dronlarını gizlice ulaştırmayı başardı. Saldırıya uğrayan uçaklar, sıradan uçaklar değildi. Zelenskiy'e göre, 40'tan fazla stratejik bombardıman uçağı yok edildi veya zarar gördü. Ancak bağımsız uzmanlara göre, gerçekte yok edilen veya ciddi hasar gören uçak sayısı 13-15 civarında olabilir.

En önemlisi, yok edilen uçaklar arasında TU-22M3 ve TU-95 gibi stratejik súvaş uçakları vardı. Bu uçaklar Sovyetler Birliği döneminde üretildi ve şu anda yeniden üretilmiyor. Bu uçaklar uzun menzilli uçuş yapabiliyor ve birkaç nükleer bomba taşıyabiliyor. Yani Ukrayna, 500 dolarlık dronlarla milyonlarca dolar değerindeki uçakları yok edebildi.

Bu yıl şubat ayının sonunda Beyaz Saray'da Zelenskiy ile tartışan Trump, ona: "Elinde kart yok!" demişti. Ama "Örümcek Ağı" operasyonuyla Zelenskiy elinde kart olduğunu gösteriyor. 2 Haziran günü Türkiye'nin İstanbul şehrinde Rusya ve Ukrayna heyetleri yeniden bir araya geldi. Bu görüşmeden önce Ukrayna'nın Rusya'nın stratejik uçaklarını yok etmesi, toplantının havasına büyük etki yaptı. Birçok kişi "Ukrayna kaybediyor" görüşüne yakındı, ancak Ukrayna her defasında Rusya'ya yeni yollarla ağır darbeler vurmaya devam ediyor.

1999 yılı Aralık ayında iktidara gelen Vladimir Putin, bir süre Rusya'nın devlet başkanı olmadı: o dönemde yetkiyi Dmitriy Medvedev'e devretti ve yaklaşık 4 yıl başbakanlık yaptı. 2011 yılında tekrar başkanlığa döndü. O zamanlar Avrasya projesiyle geri döndü. Bu nedenle ilk hedefi Ukrayna oldu. Putin, Batı'dan, ABD ve Avrupa'dan uzaklaşmak ve Doğu'ya yönelmek istiyor. Ukrayna için büyük projeler planlıyor, Kırım'ı ilhak ediyor, sonra komşu bir ülkenin topraklarına girmeye başlıyor.

Bu yüzden Rusya-Ukrayna savaşı, birçok halk için tarihsel önem taşıyan bir savaştır. Bu savaş sonucunda Ukrayna'nın kaderi belirlenecek, Ukrayna dili ve kültürü geleceği çizilecek, resmî Kiev'in siyasi ve jeopolitik bağımsızlığı meselesi netlik kazanacak. Bununla birlikte bu savaş Avrupa için de tarihsel önem taşıyor. Eğer Ukrayna kaybederse, Avrupa Birliği'ndeki bazı ülkeler üzerindeki baskı artacaktır. En önemlisi, bu savaş Sovyetler sonrası yeni bağımsız devletler için hayatî önem taşıyor. Bu savaş, her şeyden önce Rusya'daki emperyalist ruh halini ya sona erdirecek ya da daha da güçlendirecektir.

Sevindirici haber şu ki, Ukrayna kaybetmiyor. Yenilikçilikle kendi bağımsızlığı, toprak bütünlüğü ve uluslararası statüsü için savaşıyor. Ayrıca son aylarda Trump'ın görüşleri de ciddi anlamda değişti. Başta Trump, Ukrayna'yı suçlamıştı, "savaşı başlatmakla" eleştiriyordu. Ama şimdi anladı ki aslında savaşı bitirmek istemeyen Putin'dir. Putin bugünye kadar "Ukrayna yoruldu, biz kazanıyoruz, kazanacağız" havasındaydı. Ukrayna'nın "Örümcek Ağı" ve diğer operasyonları gösteriyor ki, Ukrayna sadece stratejik olarak kaybetmiyor, aynı zamanda Rusya'nın en uzak bölgelerine bile şiddetli darbeler indirebiliyor.

Kamaliddin Rabbimov,siyaset bilimci