
Uluslararası durum daha da gerginleşebilir. İran, füze silahları için Çin'den büyük miktarda özel kimyasal ve bileşen sipariş etti. Wall Street Journal, güvenilir kaynaklarına atıfta bulunarak bunu bildirdi.
Sipariş edilen kimyasalların toplam ağırlığının yaklaşık bin ton olduğu ve bu kargonun önümüzdeki birkaç ay içinde İran'a ulaşmasının beklendiği vurgulanıyor. Askeri uzmanlara göre bu kadar büyük miktarda kimyasal bileşik, İran'ın balistik füze programını önemli ölçüde güçlendirebilir.
Bu büyük ölçekli siparişin arasında, genellikle katı roket yakıtı ve patlayıcılar için oksitleyici olarak kullanılan amonyum perklorat adı verilen bir madde de var. WSJ analistleri, bu miktarda amonyum perkloratın birkaç yüz balistik füze için yakıt olarak kullanılabileceğini belirtiyor. Bu, İran'ın askeri potansiyelinde keskin bir artışa yol açabilir.
İran'ın bu yıl Çin'den kimyasal bileşik satın almasının ilk örneği olmaması dikkat çekicidir. Daha önce, Çin'deki iki büyük İran kargo gemisine bin tondan fazla sodyum perklorat yüklendiği bildirilmişti. Bu kargo İran'a bu yılın Şubat-Mart aylarında teslim edildi. Sodyum perklorat da füze üretiminde kullanılan son derece güçlü oksitleyici özelliklere sahip bir maddedir.
Analistlerin hesaplamalarına göre, Şubat ayında teslim edilen miktar yaklaşık 260 kısa menzilli balistik füzeyi beslemeye yetebilir. Bu, İran'ın askeri kabiliyetlerinin önemli ölçüde genişlediğinin bir göstergesi.
İran'ın büyük ölçekli askeri harcamaları ve füze silahları üretme çabaları uluslararası toplum tarafından ciddi endişeyle karşılanıyor. Batılı ülkeler ve İsrail ile bölgedeki ülkeler, İran'ın artan askeri kabiliyetlerinin bölgedeki barış ve istikrarı tehdit edeceğinden korkuyor.
Aynı zamanda, İran ile Çin arasında stratejik açıdan önemli bu tür malzemelerin ticareti, iki ülke arasındaki iş birliğinin derinleştiğini gösteriyor. Uluslararası yaptırımlara rağmen Çin, Tahran ile askeri-ekonomik ilişkilerini aktif olarak geliştirmeye devam ediyor. Bu durumun ABD ve ortakları için ciddi endişe yaratacağı ve jeopolitik çatışmayı yoğunlaştırabileceği varsayılıyor.
Şimdiye kadar bu büyük ölçekli siparişler ve gerçek hedefleri hakkında resmi olarak ayrıntılı bir açıklama yapılmadı. Ancak uzmanlar bu olayın İran'ın askeri-politik hedefleriyle ilgili olduğundan eminler. Özellikle, bu kimyasalların tedariki, ABD'nin İran'ın nükleer programıyla ilgili müzakerelerinin durduğu bir zamanda fark edilmeden kalmadı.
Uluslararası toplum ayrıca, bu tür tehlikeli maddelerin İran'a tedarikini sınırlamak için ciddi önlemler alınmasını talep ediyor. Özellikle, Avrupa Birliği ülkeleri ve ABD'nin bu konuda Çin'e baskı yapması bekleniyor. Bu, jeopolitik durumun daha da kötüleşmesine yol açabilir.
Askeri uzmanlar, İran'ın bu kadar büyük miktarda kimyasal maddeye sahip olmasının bölgede yeni bir füze yarışını tetikleyebileceğini söylüyor. Bu da, bunun uluslararası güvenlik üzerinde ciddi bir etki yaratma olasılığını daha da artırıyor.
Genel olarak, İran ve Çin arasında bu kadar büyük miktarda stratejik öneme sahip kimyasal ürünün tedariki tüm dünyaya tehlikeli bir sinyal gönderebilir. Şimdi soru, uluslararası toplumun bu duruma nasıl tepki vereceği ve İran'ın bundan sonraki adımlarının ne olacağı. Telegram’da «Zamin»i takip edin!
Ctrl
Enter
Bir Hata mı buldunuz?
İfadeyi seçin ve Ctrl+Enter tuşuna basın İlgili haberler