ABD’nin Paris Büyükelçisi Charles Kushner ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron arasında antisemitizm meselesi üzerinden büyük bir tartışma çıktı. 24 Ağustos’ta WSJ gazetesinde yayımlanan açık mektupta Kushner, Fransız hükümetini Yahudilere yönelik nefret olaylarına karşı yeterli önlem almamakla suçladı.
“Fransa’da antisemitizmin keskin biçimde artması ve hükümetin bu tehdide karşı etkili adımlar atmamasından derin kaygı duyuyorum... Ülkede neredeyse her gün Yahudiler sokakta saldırıya uğruyor, sinagoglar ve okullar hakarete maruz kalıyor, Yahudilere ait işyerleri vandalizme kurban gidiyor,” diye yazdı büyükelçi, sözlerini The Guardian aktardı.
Amerikalı diplomat Macron’u nefret suçlarına karşı yasaların daha sıkı uygulanmasına ve İsrail’e yönelik eleştirel tonun yumuşatılmasına çağırdı. Kushner’e göre, Fransız hükümetinin Filistin devletini tanımaya dair açıklamaları ülkede antisemitizmin artmasına katkı sağladı.
Fransa Dışişleri Bakanlığı ise yayımladığı cevapta suçlamaları kesin bir dille reddetti. “7 Ekim 2023’ten bu yana antisemitik eylemlerin artması üzücü bir gerçektir, ancak hükümet bunlarla mücadelede kararlıdır. Büyükelçinin suçlamaları kabul edilemez,” denildi resmi açıklamada.
Ayrıca Fransa, Diplomatik İlişkileri Düzenleyen Viyana Sözleşmesi’ne göre bir büyükelçinin bu tür çıkışlarının bir ülkenin içişlerine müdahale olarak değerlendirileceğini vurguladı. Bu nedenle Charles Kushner 25 Ağustos’ta Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı.
Hatırlatmak gerekir ki, Charles Kushner ABD Başkanı Donald Trump’ın dünürüdür. Oğlu Jared Kushner, Trump’ın kızı Ivanka ile evlidir. Ivanka 2009 yılında, evlilikten önce Yahudiliği kabul etmiştir.
Kushner’in mektubu, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Macron’a gönderdiği eleştirel mektubun hemen ardından yayımlandı. Netanyahu da Fransız liderini, Filistin’in uluslararası alanda tanınmasını destekleyerek antisemitizmi artırmakla suçlamıştı.
Öte yandan Macron, Gazze’de İsrail’in sürdürdüğü savaşı açıkça eleştiren Avrupa’daki en sert liderlerden biri olarak öne çıkıyor. Fransa’nın Eylül ayında BM Genel Kurulu’nda Filistin devletini resmen tanıyacağını açıklaması İsrail’de sert tepki çekmişti. Macron ayrıca antisemitizmi Fransız değerlerine aykırı olarak nitelendirmiş ve dini merkezlerin korunması için güvenlik önlemlerini artırmıştı.
Fransa’da yaklaşık yarım milyon Yahudi ve birkaç milyon Filistin halkının durumuna duyarsız olmayan Müslüman yaşamaktadır. Gazze’deki savaşın başlamasından bu yana her iki topluluk da nefret suçlarında belirgin bir artış kaydetmiştir.
Sonuç olarak, Kushner’in mektubu Fransa, ABD ve İsrail arasındaki ilişkileri daha da gerginleştirerek uluslararası arenada ciddi diplomatik tartışmalara yol açtı.
Telegram’da «Zamin»i takip edin!