Antarktika, dünyanın en soğuk kıtası olmasına rağmen, son yıllarda küresel ısınmanın olumsuz etkilerini daha fazla hissediyor. Kışın Güney Yarımküre'deki deniz buzunun alanı 17,81 milyon kilometrekareye düştü, bu da 47 yıllık uydu gözlemlerindeki üçüncü en düşük rakam. Buzların erimesi, iklim değişikliğinin küresel ölçekte daha da derinlemesine kök saldığını göstermektedir. Bu durum, yalnızca Antarktika'nın kendisinin değil, aynı zamanda dünya çapındaki ekolojik sistemlerin de tehdit altında olduğu anlamına geliyor.
Buz erimi, uzun vadeli ortalamadan çok daha düşük, 2023'te erime rekorunu ve 2024'te ikinci en düşük seviyeyi geride bırakıyor. Bu, doğal olarak, iklim değişikliğinin keskin bir şekilde devam ettiğini göstermektedir. Büyük araştırmacı Ted Scambos'a göre, 2016 yılına kadar Antarktika'daki deniz buz seviyeleri kademeli olarak yükselmiş olsa da, şimdi daha sıcak okyanus suları güney kıyılarına nüfuz ediyor. Bu durum, küresel ısınmanın etkisinin güney denizlerine de ulaştığını ve tüm iklim sistemlerini olumsuz etkilemeye başladığını göstermektedir.
Deniz buzunun erimi, deniz seviyesini doğrudan yükseltmez, ancak kaybı, güneş enerjisini yansıtan açık renkli yüzeylerin azalmasına neden olur. Buzun kaybı yerine, koyu renkli okyanus suyu onu emiyor ve daha hızlı ısınmayı artırıyor. Buz tabakasının kaybı ayrıca Antarktika buz tabakasını koruyan bir tampon görevi görür. Buz katmanları eriyse, kıyı bölgeleri daha da zayıflayabilir ve buzulların çöküşünü hızlandırabilir. Bu da, dünya çapında önemli bir deniz seviyesine yol açabilir.
“Zamin”i Telegram'da okuyun!