Trump ve Netanyahu’nun Gazze Üzerindeki Büyük Anlaşması: Savaşa Son ve Yeni Siyasi Denge

Orta Doğu’daki ciddi çatışmalar ve savaşlar ortamında, Donald Trump ve Benyamin Netanyahu arasında yeni bir siyasi anlaşma olduğuna dair haberler uluslararası kamuoyunun dikkatini çekti. “Israel Hayom” gazetesi kendi kaynaklarına dayanarak, bu anlaşmanın Gazze Şeridi’ndeki savaşı daha çabuk bitirmeyi ve İsrail’in Arap dünyasıyla ilişkilerinde yeni bir sayfa açmayı amaçladığını bildiriyor.

Mevcut bilgilere göre, Trump’ın planında Gazze’deki silahlı çatışmaların iki hafta içinde durdurulması, ABD ve Avrupa Birliği tarafından terör örgütü olarak tanınan Hamas liderliğinin bölgeden ayrılması öngörülüyor. Sektörün yönetiminin ise Mısır ve BAE’nin de dahil olduğu dört Arap ülkesine devredilmesi bekleniyor.

Bir diğer önemli husus ise, Ekim 2023’ten bu yana rehin tutulanların serbest bırakılması ve ülkeden ayrılmak isteyen Filistinlilere üçüncü ülkelerde sığınma imkanı sağlanması gerektiği. Bu, bölgedeki insani krizi hafifletmeyi amaçlıyor.

Trump yönetiminin bir diğer hedefi ise İsrail ile Arap ülkeleri arasındaki ilişkileri daha da yakınlaştırmak ve ilk kez Suudi Arabistan, Suriye, Lübnan gibi ülkeleri büyük bir siyasi anlaşmaya dahil etmek. Müslüman dünyasıyla işbirliğini güçlendirmek, bölgede istikrarı ve ekonomik entegrasyonu sağlamak temel hedefler olarak kalmaya devam ediyor.

Yeni anlaşma kapsamında İsrail, Filistin Yönetimi’nde reformlar yapılması şartıyla bağımsız bir Filistin devletinin oluşturulmasını görüşmeyi kabul edebilir. Bunun karşılığında ABD, İsrail’in Ürdün Nehri’nin Batı Yakası’ndaki bazı topraklar üzerindeki egemenliğini tanıyacak.

Siyasi analizcilere göre, bu anlaşma sadece Orta Doğu’yu değil, tüm uluslararası siyasi arenada büyük değişimlere yol açabilir. Belge hayata geçirilirse, Gazze’deki savaşa son verilebilir, binlerce insanın hayatı kurtarılabilir ve yeni bir siyasi format oluşabilir. Ayrıca İsrail ile Arap dünyası ilişkilerinde de yeni bir tarihi dönem başlayacak.

Şu anda tüm dikkat Trump ve Netanyahu’nun girişimine, Arap ülkelerinin ve uluslararası toplumun bu konuya yaklaşımına çevrilmiş durumda. Önümüzdeki haftalarda bölgedeki siyasi manzaranın nasıl değişeceği ise büyük bir soru olarak duruyor. Telegram’da «Zamin»i takip edin!