İran nükleer programını durduracak mı? Putin Tahran’a baskı yaptı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin son haftalarda uluslararası siyaset sahnesinde beklenmedik bir adım attı. Onun girişimi nükleer sorunlar tarihinde yeni bir sayfa açabilir.

Axios haber sitesinin bildirdiğine göre, müzakereleri bilen kaynaklar Putin’in Donald Trump ve İranlı yetkililere şahsen başvurduğunu doğruladı. Bu başvuruda Rus lider, Tahran’ı uranyum zenginleştirmeyi tamamen bırakmaya çağırdı.

Bugüne kadar Moskova, İran’ın nükleer programının açık destekçisi olmuştu. Rus yetkililer, Tahran’ın uranyum zenginleştirme hakkını uluslararası alanda her zaman savunmuştu. Ancak İsrail ile İran arasındaki 12 günlük kanlı çatışmadan sonra Kremlin’in tutumu keskin bir şekilde değişti.

Habere göre, savaştan sonra Putin İran liderliğiyle şahsen temas kurarak uranyumdan vazgeçmenin önemini iletti. Bu, artık yalnızca Rusya’nın İran’a yönelik tutumu değil, aynı zamanda küresel güvenlik açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Ayrıca Moskova, İsrail hükümetini de bu konuda bilgilendirdi. Üst düzey bir İsrailli yetkili, “Putin’in İranlılara ne dediğini biliyoruz,” dedi.

Hatırlatmak gerekirse, 13 Haziran’da İsrail, İran’ın nükleer tesislerine, üst düzey yetkililerine ve nükleer bilim insanlarına yönelik geniş çaplı bir saldırı başlatmıştı.

Buna karşılık İran, İsrail topraklarını balistik füzelerle vurdu. 22 Haziran’da ABD, İran’ın birkaç nükleer tesisine hava saldırısı düzenledi. İki gün sonra taraflar arasında ateşkes ilan edildi.

Resmi verilere göre, İsrail’in saldırısında 935 İranlı hayatını kaybetti. İran’ın misilleme saldırılarında ise 28 İsrailli öldü.

Bu gelişmelerin ardından ABD Başkanı Donald Trump, İran’ın nükleer programının “yeniden ortadan kaldırıldığını” ilan etti. Ancak Amerikan medyası bu açıklamalara şüpheyle yaklaştı ve programın yalnızca birkaç aylığına ertelendiğini yazdı. Trump ise bu yayınları “sahte haber yaymakla” suçladı.

Bu müzakere ve baskı sürecinde İran nükleer programından vazgeçmeye hazır mı? Rusya ile ABD’nin ortak tutumu bu meselenin nasıl çözüleceğini belirleyebilir. Nükleer güvenlik yeniden küresel siyasi oyunun merkezinde. Telegram’da «Zamin»i takip edin!