
İsrail askeri güçleri, 28 Ekim Salı gecesi Gazze bölgesini havayla yok etti. Yerel sağlık yetkililerine göre, saldırılar sonucunda en az 26 vatandaş hayatını kaybetti. Bunların arasında çocuklar ve kadınlar olduğu söyleniyor. Reuters'a göre, en kötü vakalardan biri Bowrage mülteci kampında gözlemlendi - bir eve doğrudan bomba atıldı ve beş kişi öldü. Ayrıca, Sabra mahallesindeki bir binada dört kişi ve Khan Yunus şehrinde bir arabayla birlikte beş kişi hayatını kaybetti.
Görgü tanıklarına göre, saldırılar sabaha kadar sürdü. Birçok bina yıkıldı ve yardım ekipleri silahsız sakinler arasında mağdurları aramaya devam ediyor.
Saldırılar, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun ofisinden çıkan bir açıklamadan sonra başladı. "İsrail'in gücüyle karşılık vereceği" kesin ifadeleri vardı, ancak saldırının kesin nedeni belirtilmedi. Reuters kaynaklarına göre, Hamas güçlerinin İsrail'e ait bir kısımda askere saldırdığı iddia edildi.
Hamas, açıklamasında olayla ilgisi olmadığını ve Rafah'taki silahlı çatışmaların kontrolü dışındığını belirtti. "Barış şartlarına tam olarak uyuluyoruz. Mevcut saldırılar, barış sürecini bozmaya yönelik bir girişimdir," denildi grup açıklamasında. Aracı ülkeleri İsrail'e baskı yapmaya çağırdılar.
Bazı analistler, bu olayı İsrail'in Gazze'ye karşı yeni bir askeri aşama başlatması için bir bahane olarak yorumluyor. Onlara göre, son haftalardaki belirsiz durum, İsrail'e yeni saldırılar için "yasal bir neden" yaratmaya hizmet etmiş olabilir.
Saldırıların ardından ABD Başkanı Donald Trump da tepki verdi. "Barış tehlikede değil," dedi, ancak İsrail "saldırıya tepki verme hakkına sahip." "İsrailli bir asker öldürülmüşse, cevabın olması doğaldır. Kendilerini savunma hakkına sahipler," dedi Trump Air Force One'daki gazetecilere.
Trump, "Hamas'ın Orta Doğu'daki barış sürecinin sadece küçük bir parçası olduğunu" söyledi. Eğer onlar barışçılsa, iyi; yoksa sonuç kötüdür."
10 Ekim'den beri Gazze'de yürürlükte olan ateşkes, Amerika tarafından desteklendi. Bu anlaşmayla, her iki taraf da ateşkes yaparak esir alışverişi sürecini başlattı. Ancak son günlerdeki patlamalar, barışın kırılganlığını bir kez daha gösterdi.
Bu nedenle, Gazze yine dünyanın odak noktasındadır. Her bir sonraki patlama, sadece sivil yaşamı bozmakla kalmaz, aynı zamanda Orta Doğu'daki istikrar beklentilerini de bir adım daha geride bırakır.
“Zamin”i Telegram'da okuyun!