Özbekistan milli takımı forveti Eldor Shomurodov, yeni sezonu Türkiye şampiyonasında kiralık olarak geçirecek. Roma, onu İstanbul Başakşehir kulübüne kiraladı. Ayrıca, şimdiye kadar Rusya'nın CSKA kulübünde top koşturan Abbos Faizullaev de tam olarak bu kulübe geçiyor. Avrupa’daki bir kulüpte iki Özbek futbolcusunun takım arkadaşı olması nadir bir durum, bu nedenle aşağıda bu kulüp hakkında ayrıntılı bilgiler verilecektir. Özbek futbolseverleri için Türkiye kulüpleri tanıdık olsa da, "İstanbul Başakşehir" hakkında diğer büyük kulüplerle kıyaslandığında daha az bilgi bulunmaktadır.
Kulübün Tarihi ve Kuruluşu
Kulüp oldukça genç, 1990 yılında İstanbul’un Büyükşehir ilçesinde kuruldu. Şunu belirtmek gerekir ki, kulübün yapısı eski Sovyet kulüpleri sistemini andırıyordu. Yani kulüp tamamen devletin elindeydi, futbolcular devletin çeşitli yapılarına yerleştirilir ve oradan maaşlarını alırlardı. Takım, çoğunlukla alt liglerde mücadele etti ve taraftarların çoğu böyle bir kulübün varlığından bile haberdar değildi, maçlara ise genellikle devlet memurları izleyici olarak katılırdı.
2007 yılına gelindiğinde, takım birinci ligde 2. sırayı alarak Süper Lig’e yükselme hakkı kazandı. Süper Lig’deki ilk altı yılda takım, çoğunlukla alt sıralarda yer aldı ve en unutulmaz olay, 2010/11 sezonunda Türkiye Kupası finaline çıkmalarıydı. O zamanlar, Beşiktaş’a karşı takım iyi bir direnç gösterdi ancak sadece penaltılarla kaybetti. 2012/13 sezonunda takım Süper Lig’den düşse de, bir sonraki sezon, birinci ligde şampiyon olarak tekrar elite geri döndü.
İkinci Dönem. Reformlar. Erdoğan ile Bağlantılar
2014 yılında Türkiye hükümeti futbol kulüplerinin özelleştirilmesine odaklanmaya başladı ve İstanbul B.B. (Büyükşehir Belediyesi) de bunlardan biri olarak, yönetimden ayrılarak "İstanbul Başakşehir" adı altında katılmaya başladı. Kulübün logosu değişti ve yeni sponsorlar ortaya çıktı.
Bununla birlikte, Türk futbolu yeni kulübü pek sıcak karşılamadı. Çünkü kulübün hâlâ bir hükümet projesi olarak algılanması, bunu düşünmek için yeterli sebepler vardı.
Birincisi, kulüp 1990 yılında kurulduğunda şehir belediye başkanı Recep Tayyip Erdoğan’dı ve bu, kulübün kurucularından biri olarak gösteriliyordu. Daha sonra kulübe, Erdoğan’ın akrabası olan bir kişi başkanlık yaptı ve kulübün sponsorlarının çoğu, hükümetteki parti üyeleri oldu. 2014 yılında yeni stadyum açılışında Erdoğan bizzat katıldı ve 12 numara ile sahaya adım attı, bu numara sonra tamamen ona tahsis edildi. Bu yüzden kulüp bazen "Erdoğan F.C." olarak adlandırılmaktadır.
Burada bir noktaya dikkat çekmek gerekir. Bilindiği gibi, Türk futbolu üç devin - "Galatasaray", "Fenerbahçe" ve "Beşiktaş" - üzerine "oturuyor" ve taraftarlar üçe bölünmüş durumda ve en önemlisi, basın esas olarak bu kulüplerin çıkarları doğrultusunda çalışıyor. Bu kulüplerin öncelikle hükümetin desteğiyle yeni bir kulübün ortaya çıkmasından, yani gelecekte "sınırsız mali kaynaklara" sahip dördüncü bir kulübün ortaya çıkmasından korkmuş olmaları muhtemel. Ancak hikâyenin geri kalanı farklı gelişti - ister tam olarak bu olumsuz ilişkilerden, ister başından beri böyle bir planın olmamasından kaynaklansın, "İstanbul Başakşehir" hem başlangıçta hem de sonrasında dev kulüplerin bütçelerinden çok daha düşük koşullarda yaşadı.
Transferler
Türk futbolunu dışarıdan takip eden futbolseverler için, son on yılda kulüpte pek çok futbol yıldızının oynaması garip olabilir. Ancak şunu vurgulamak gerekir ki, transferler için çok az para harcandı ve anlaşmalar genellikle serbest oyuncular veya emekli futbolcularla yapıldı. Örneğin, Abbos Faizullaev’in transferi resmen onaylanırsa, CSKA’ya ödenecek 7,5 milyon euro kulüp için bir rekor olacaktır.
Emre Belözoğlu, Gaël Clichy, Martin Škrtel, Demba Ba, Rafael, Mesut Özil gibi futbolcular bedelsiz alındı, Adnan Januzaj, Bertrand, Traoré, Arda Turan gibi futbolcular ise kiralık olarak kulüpte oynadı. Kulüp, Elia için 1,1 milyon, Piatek ve Robinho için 2 milyon euro ödedi. Şu ana kadar kulübün transfer rekoru, 18 yaşındaki Çağdaş Ünder için birinci lig kulübüne ödenen 4,8 milyon euro oldu. Hatta Eldor Shomurodov’un bir yıllık kiralık ücreti (3 milyon euro) bile kulüp transfer harcamaları içinde üçüncü sırada yer alıyor.
Şampiyonluk, Avrupa’ya Çıkış ve Kulüp Politikası
Kulüp büyük bir PR ile başlamış olsa da, politikaları diğer lider kulüplerden farklıdır. Kulübün ana yönelimi, Türkiye için alışılmadık bir şekilde, veriler ve teknolojiyle çalışmak, insan faktörünü en aza indirerek sonuçlara ulaşmaktır. Kulüp, Türkiye’de ilk defa VAR, GPS ve Data Scouting teknolojilerini kullanmaya başlamıştır. AI Scout sistemi sayesinde kulüp, genç futbolcuları 1000’den fazla teknik kriterle değerlendirmektedir. Bu, Türkiye’deki tek modeldir.
"İstanbul Başakşehir", ilk iki sezonunda şampiyonluk için mücadele ettikten sonra, nihayet 2019/20 sezonunda Türkiye şampiyonu olmuştur. Büyük üçlü (Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş) dışında, sadece üç kulüp tarihleri boyunca şampiyon olmuştur: Trabzonspor, Bursaspor ve İstanbul Başakşehir. 2010’daki Bursaspor zaferinin on yıl sonrasında bu başarı İstanbul’a nasip olmuştur.
Ertesi yıl, kulüp Avrupa’da da kendini göstermeyi başarmıştır. "İstanbul Başakşehir", UEFA Şampiyonlar Ligi’nde PSG, Manchester United ve Leipzig’in yer aldığı ölüm grubuna düşmüştür. Ve diyebiliriz ki, kimlerin gruptan çıkacağına aslında Türkler karar vermiştir. Üç lider birbirleriyle oynadığı maçlarda galip gelirken, puanlar eşit kaldı ve grup sıralamasında belirleyici sonuçlar, Türk takımının oynadığı maçlarla şekillendi. İstanbul’daki maçta 2-1 kaybeden Manchester United, 3. sırada yer alarak yeterli oldu.
Kulübün Transfer Politikası, City Football Group ile Ortaklık
Bu, Özbek futbolcular için önemli bir nokta olmalı. Eldor, Roma oyuncusu olarak, şüphesiz başarılı oyunlarıyla sürekli olarak dikkat çekiyor. Ayrıca, 30 yaşında olduğunu da unutmamak gerekir. Abbos Faizullaev içinse bu transfer biraz daha farklı bir anlam taşıyor, çünkü genç futbolcu "İstanbul Başakşehir"i Avrupa’nın güçlü ligleri için bir sıçrama tahtası olarak görebilir. Burada soru şu ortaya çıkıyor: Kulüp bu noktada nasıl bir yol izleyecek? Genç futbolcularla çalışarak, daha sonra onları daha yüksek bir fiyata satma stratejisi nasıl işler?
Kulüp son yıllarda beşinci sıradan daha aşağı düşmemiştir ve bu da doğal olarak, Türkiye’nin öncü kulüpleri ve Avrupa göz önünde bulundurularak daha fazla ilgi görmesini sağlayacaktır. Kulübün nispeten başarılı ve bütçesi daha küçük olduğu için, yani futbolcuları daha uygun fiyata alma imkânı olduğu da bir avantajdır. Gerçeklere bakıldığında, daha önce bahsedilen Çağdaş Ünder şu anda herkes tarafından tanınmaktadır ve onu tam olarak "İstanbul Başakşehir" keşfetmiştir. Alt ligden 4,8 milyon euroya alınan futbolcu daha sonra Roma’ya 14,2 milyon euroya transfer edilmiştir.
Ayrıca, 2024 Şubat ayında kulüp, City Football Group’un global ortaklığına katılmıştır. Bu sistem, BAE Şeyhi Mansour tarafından yönetilmekte olup, Manchester City, Girona, Troyes gibi Avrupa kulüpleri de bu sisteme dahil olmaktadır. Bu, "Başakşehir"in dış piyasa ile bağlantılarını daha da geliştirecek ve bu, Faizullaev için de çok önemli bir durumdur.
Yeni Sezon
Yeni sezonda her iki oyuncumuzun da büyük olasılıkla ana takım oyuncusu olarak oynayacağı tahmin ediliyor. Kulüp, yedek oyuncular için transfer rekorlarını yenilememiştir.
Son iki sezonda kulübün ana forveti Krzysztof Piatek'ti ve Shomurodov’un onun yerini alması bekleniyor. Polonyalı golcü, Katar’ın "Al Duhail" kulübüne 10 milyon euroya transfer oldu. Geçen sezonda Piatek, tüm turnuvalarda 31 gol atıp 4 asist yaptı. Umarız Eldor, güveni boşa çıkarmaz ve en azından bu başarıyı yakalar. Kulüp, yaz transferleri kapsamında "Casa Pia"dan 34 yaşındaki forvet Nuno da Costa’yı 800 bin euroya satın aldı. Geçen sezon eski kulübünde 13 gol ve 2 asist kaydetmişti.
Abbos Faizullaev ise, birinin yerini almak için değil, belirli bir plan doğrultusunda alındı; yani kulübün orta saha çizgisini bir kademe yukarı taşıması, sonrasında ise kendini Avrupa'da gösterebilmesi bekleniyor. Yukarıda da belirtildiği gibi, kulüpte analiz ve veri departmanı oldukça iyi işliyor. Şüphesiz, Abbos’un Özbekistan’daki farklı yaş gruplarındaki takımlarındaki oyunları ve Rusya’daki performansı detaylı bir şekilde incelenmiştir. Tabii ki, Türkler onu geleceğin yıldızı olarak değerlendiriyor. Şimdiye kadar hiçbir futbolcu için 5 milyon euro harcamamış olan kulüp, boşuna 7,5 milyon eurodan vazgeçmeyecek.
Türkiye şampiyonası 8 Ağustos’ta başlayacak ve "İstanbul Başakşehir" ilk maçını deplasmanda "Karaagümrük" kulübüne karşı oynayacak. İlk büyük rakip olan "Beşiktaş" ile karşılaşma ise 14 Eylül’e planlanmış durumda.
Bugün, "İstanbul Başakşehir" Avrupa kupalarındaki yürüyüşüne başlayacak. Takım, Bulgaristan’da Konferans Ligi eleme turunda "Cherno More Varna" ile karşılaşacak. Maç, Tashkent saati ile 22:00’de başlayacak ve "Zor TV" kanalı bu maçı yayınlayacak. Rövanş maçı ise Pazar günü yapılacak.
Vikipedi Bilgileri:
Kulüp Adı: İstanbul Başakşehir F.K.
Kuruluş Yılı: 1990
Stadyum: Başakşehir Fatih Terim Stadyumu. Kapasite: 17.000
Kulüp Başkanı: Göksel Gümüşdağ
Başantrenör: Çağdaş Atan
Takım Kaptanı: Mahmud Tekdemir
UEFA Sıralaması: 57. sıra
Türkiye Şampiyonu: 2019/20
İkinci Şampiyon: 2016/17, 2018/19
Türkiye Kupası Finalisti: 2011, 2017, 2023
