Putin, Ukrayna’ya karşı savaşın suçunu Batı’ya yüklüyor: çelişkili açıklamaları ne anlama geliyor?

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’ya karşı başlatılan geniş çaplı savaşın sorumluluğunu Batılı ülkelerin politikalarına yükledi. Bunu “Rusya. Kremlin. Putin. 25 Yıl” adlı yeni belgesel filmde dile getirdi.

Putin’e göre Batı, Rusya’nın bağımsız ve egemen bir devlet olarak varlığını sürdürmesini istemiyor. “Batı, Rusya’yı birkaç parçaya bölerek kendi etkisi altına almak istiyor,” dedi.

Bu bağlamda Putin, 2007 yılındaki ünlü Münih Konferansı’ndaki konuşmasını hatırlattı. O zamanlar Putin, Rusya’nın duruşunu Batılı ortaklara aktarmaya çalışmıştı: “Rusya ya bağımsız ve egemen olacak, ya da hiç olmayacak. Batı bunu anlamalıydı. Ama ne yazık ki, onların tutumu değişmedi. Bugün Ukrayna ile yaşanan trajik olaylar bu yüzden oldu,” dedi Putin.

Putin’in çelişkili açıklamaları: Savaşın sebebi ne kadar inandırıcı?

Ukrayna’ya karşı başlatılan savaşın ardından Kremlin’den birçok çelişkili açıklama geldi. Rusya’nın 2014 yılında Kırım’ı ilhak etmesiyle başlayan saldırganlığı, başlangıçta “Rusça konuşan nüfusun haklarını koruma” bahanesiyle meşrulaştırılmıştı. Daha sonra Ukrayna’nın NATO’ya katılması halinde Rusya’nın güvenliğinin tehdit altında olacağı iddia edildi.

2022 Şubat’ında, tam ölçekli işgal başlamadan önce Putin, savaşın ana hedeflerini “denazifikasyon” ve “askerden arındırma” olarak açıklamıştı. Oysa Ukrayna’da ne faşist ne de otoriter bir rejim bulunmuyor ve ülke demokratik ilkeler çerçevesinde faaliyet gösteriyordu.

Ayrıca Putin, Ukrayna’nın bağımsız bir devlet olarak varlığını birçok kez sorgulamıştı. Ona göre Ukrayna, Rus topraklarından oluşmuş “yapay bir devlettir.” Bu, uluslararası hukuk kurallarına tamamen aykırı, tehlikeli ve çelişkili bir görüştür.

Putin aslında ne demek istiyor?

Uzmanlara göre Putin, Batılı ülkeleri Rus kamuoyuna düşman olarak göstererek iç politikadaki gücünü pekiştirmeye çalışıyor. Aynı zamanda, uluslararası toplumun uyguladığı yaptırımlar ve baskılar karşısında halk desteğini konsolide etmeyi amaçlıyor.

Ancak Putin’in bu açıklamaları, uluslararası toplum tarafından sert bir şekilde eleştiriliyor. ABD, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve diğer birçok küresel kuruluş, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısını açık bir saldırganlık olarak değerlendiriyor ve Moskova’nın uluslararası hukuk önünde hesap vermesi gerektiğini vurguluyor.

Bugün itibarıyla Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş devam ediyor. Binlerce insan hayatını kaybetti, milyonlarcası evlerini terk etmek zorunda kaldı. Bu ortamda Putin’in açıklamaları, barış çabaları için ciddi bir engel oluşturabilir.

Dolayısıyla Putin’in çelişkili açıklamaları, arkasındaki gerçek niyet ve hedefler hakkında birçok soruyu gündeme getiriyor. Bu sorulara zamanla tarih cevap verecek. Telegram’da «Zamin»i takip edin!