İran’da su kıtlığı sorunu keskin bir hal aldı — pek çok nehir ve baraj kurudu, barajların %80’i neredeyse boş kaldı, diye yazıyor Bild gazetesi. Ülkedeki çevresel durum insani bir felaketin gelişme riskini yaratıyor ve hükümeti acil önlemler almaya zorluyor.
Resmi verilere göre, Tahran ve 50 büyük şehirde su teminine sınırlamalar getirildi. Bazı bölgelerde su temini 48 saate kadar kesiliyor. Bu durum, halk arasında ciddi hoşnutsuzluğa yol açtı ve birçok kişi kuzeye, Hazar Denizi bölgesine taşınmak zorunda kaldı. Cumhurbaşkanı Masud Pezeshkian ise ilk kez başkenti taşımak olasılığını açıkça dile getirerek, "Tahran’da gerçekten su yok," dedi.
Hükümet, krize karşı alışılmadık yolları tartışıyor: çalışma haftasını kısaltmak, uzaktan çalışma sistemine geçmek ve hatta Tahran’ı geçici olarak kapatmak (okulları, üniversiteleri ve kurumları kapatmak). Bakanlar Kurulu basın sözcüsü bu durumu “ulusal sorun” olarak değerlendirdi ve insani bir felakete dönüşme riskini vurguladı.
Uzmanlar, krizin başlıca nedenlerinin yıllardır süren kuraklık ve su kaynaklarının yanlış kullanılması olduğunu vurguluyor. Özellikle, İslam Cumhuriyeti yönetiminin silahlı grupları finanse etmeye öncelik vermesi, çevre sorunlarının çözümüne yeterince dikkat edilmemesiyle ilişkilendiriliyor.
Çevreciler ve kamuoyu ise, ülkedeki su krizinin geleceğini ve onu çözmek için hangi somut önlemlerin alınacağını büyük bir endişeyle izliyor. İran için bu sorun daha da derinleşebilir ve halkın yaşamına ciddi şekilde etki edebilir.
Telegram’da «Zamin»i takip edin!
