16 Ekim’de Beyaz Saray’da düzenlenen basın toplantısında ABD Başkanı Donald Trump, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşla ilgili önemli bir açıklama yaptı. Ona göre Washington, çatışmanın geniş çaplı küresel bir savaşa dönüşmemesi için tüm önlemleri alacak.
“Bence bu üçüncü dünya savaşına yol açabilir, ama bu asla olmayacak,” dedi Trump gazetecilerin sorularını yanıtlarken. Kendisinin olası bir genişlemeyi önlemek için kişisel sorumluluk üstlendiğini vurguladı.
Trump’a göre, Ukrayna’daki mevcut durum önceki yönetimin hatalarından kaynaklanıyor. “Ukrayna Putin’in odağındaydı, ama ben başkan olduğum dönemde asla böyle bir şey yapmazdı. Bu, yanlış siyasi kararların sonucudur,” dedi Beyaz Sarayı lideri.
Başkan ayrıca göreve geldiğinde Ukrayna politikasını “tam bir karmaşa” olarak nitelendirdiğini hatırlattı. Ona göre bu çatışmayı “insan ruhunu korumak için” sona erdirmek gerekiyor.
“Bunu kendimiz için değil, Avrupa’nın barışı için yapıyorum. Biz bir okyanus uzağız, ama onlar bu savaşın bitmesini istiyor. Başaramıyorlar, ama ben yapabilirim,” dedi Trump. Ona göre Ukrayna’daki barış yalnızca diyalog yoluyla sağlanabilir ve bu süreçte ABD’nin öncü rol oynaması gerekiyor.
Basın toplantısı sırasında Trump, Vladimir Putin ile Budapeşte’de yapılması planlanan görüşmenin “muhtemelen iki hafta içinde” gerçekleşeceğini de duyurdu.
“ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile ön görüşme yapacak. Ayrıca Başkan Yardımcısı J.D. Vance ve özel temsilci Steve Witkoff da müzakerelere katılacak,” dedi Trump.
Siyasetçilere göre Trump’ın bu açıklaması, Rusya ile Ukrayna arasındaki müzakerelerin yeniden canlanmasının önünü açabilir. Budapeşte’deki görüşme, çatışmanın diplomatik yollarla çözülmesi yönünde önemli bir adım olarak görülüyor.
Uzmanlar, Washington’un yenilenen pozisyonunun Avrupa güvenliğinde yeni bir dönemin başlangıcını simgeleyebileceğini vurguluyor. Trump ise bu görevi “insan hayatını koruma ve barışı yeniden tesis etme misyonu” olarak tanımladı.
“Zamin”i Telegram'da okuyun!
